| Ama yetişkin flamingolar uzun ve pullu bacakları sayesinde bu bataklıkla baş edebilirler. | Open Subtitles | لكن بوسع النحام البالغ تحمّل ذلك في هذا المستنقع، بسبب سيقانهم الطويلة القشرية. |
| Doğru ya da yanlış itirafta bulunmalarını... sağlamak için kolları ve bacakları eklemlerinden koparılırdı. | Open Subtitles | وكانت سيقانهم تتمزق غالبا من مفاصلها فى محاولات الحصول منهم على الأعترافات |
| bacakları kırıldı diye bayılıveriyorlar. | Open Subtitles | لو كسرت سيقانهم يغشى عليهم. |
| Erkekler kızları düşündüğünde onların gözlerini, bacaklarını ve göğüslerini düşünür. | Open Subtitles | عندما يفكر الرجال في البنات يفكرون في عيونهم سيقانهم وصدورهم |
| Buradaki kadınlar bacaklarını kapalı tutsalar gezegene daha çok yararları olur. | Open Subtitles | النساء هنا سوف يساعدون الكوكب من خلال أبقاء سيقانهم مسدودة. |
| bacaklarını piston gibi çalıştırmak için hidrolik basıncı kullanır ve kendi vücutlarının 30 katı yükseğe sıçrayabilirler. | Open Subtitles | يستعملون ضغطا هيدروليكيا لتشغيل سيقانهم ، يقفز بحدود 30 مرة طول جسمهم . |
| Yanımdaki üç İtalyan'ın bacakları koptu. | Open Subtitles | حيث ثلاثة ايطاليون معي تحطمت سيقانهم |
| Aşağıya doğru nişan alıp, bacaklarını koparmak. | Open Subtitles | والقضاء على سيقانهم |
| Bırak bir kaç dakika bacaklarını açsınlar. | Open Subtitles | دعهم يفردون سيقانهم لدقيقة |