| Biliyor musun, şimdilerde sende bir değişiklik var. | Open Subtitles | . اتعلمين , هنالك شئ مختلف بك الأن |
| Sende bir değişiklik olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنت متاكد أنه هناك شئ مختلف حيالكِ |
| Buldum. Bir şey farklı demiştim ya? Ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | عرفته، ثمّة شئ مختلف وإنني أعلمه. |
| Boyunduruklarını farklı bir yük taşımak için kullanıyorlardı. | Open Subtitles | و قد إستخدموا الآن قوالب الطوب فى شئ مختلف تماما |
| Hiç bir farklılık olmayacak, aynı şekilde kalmaya devam edeceğiz. | Open Subtitles | وسنبقي علي نفس الحال لن يكون هناك اي شئ مختلف |
| Kendini baskı altında hissedersen, farklı birşeyler yap. | Open Subtitles | ،عندما تشعر أنك واقع تحت الضغط- قم بعمل شئ مختلف |
| Son zamanlarda onda bir değişiklik fark ettin mi? | Open Subtitles | هل لاحظت أي شئ مختلف فيه مؤخرا؟ |
| - Sende bir değişiklik var. | Open Subtitles | -ثمّة شئ مختلف بك . |
| Saat ve her şey farklı. | Open Subtitles | الساعة وكل شئ مختلف |
| - Saçların farklı. - Anne, her şey farklı. | Open Subtitles | شعرك مختلف - أمي، كل شئ مختلف - |
| Hayır. Her şey farklı. | Open Subtitles | لا ، كل شئ مختلف |
| Boyunduruklarını farklı bir yük taşımak için kullanıyorlardı. | Open Subtitles | و قد إستخدموا الآن قوالب الطوب فى شئ مختلف تماما |
| Ama farklı bir şey olduğu belliydi. | Open Subtitles | دون أن يعرفوا حقاً ماهية الشئ الذى كانوا ينظرون اليه لكنهم أدركوا أنه شئ مختلف |
| Hiç değilse farklı bir şey yapıyor olacaksın. Hey, sana mektup bile yazabilirim. | Open Subtitles | علي الأقل ستفعل شئ مختلف يمكنني حتىّ مراسلتك |
| Onda açıkça belli olan bir farklılık var, evet, ama bu onun bir tehdit olduğunu göstermez. | Open Subtitles | هناك شئ مختلف بشأنها لكن هذا لا يجعلها خطرا علينا |
| bir farklılık var. | Open Subtitles | ثمّة شئ مختلف بكِ |
| Sende bir farklılık var. Farklılık mı? | Open Subtitles | -ثمّة شئ مختلف بكِ |
| Onda farklı birşeyler var. | Open Subtitles | كان فيه شئ مختلف. |