"شخص مثل" - Traduction Arabe en Turc

• gibi biri
• gibi birini
• gibi birine
• gibi biriyle
• gibi birisi
• gibi birinden
• gibi birisinin
• gibi adamlar
• gibi bir
• gibi birisini
• Mesela
• böyle biri
• gibi birinde
• gibi birinin
• adında biri

Maurice gibi biri düştüğünde ona tutunmak işe yaramayabilir onunla sen de yanabilirsin.
عندما يسقط شخص مثل موريس التمهّل ليس دائما مساعدا لأنك سوف تسقطين ايضا

Düşün, Plato gibi biri hâlâ anlaşılıyor - anlaşılabiliyor.
إنه لأمر عجيب أن شخص مثل بلاتو .لا يزال يمكن فهمه الناس فعلاً يفهمونه

O yüzden sırf yeterince havalı değil diye Stevie gibi birini tek kalemde silme.
فلا تتجاهلين شخص مثل ستيفي لمجرد انه ليس مناسب كفايه لكي.

Don Nacio'nun senin gibi birine neden ihtiyacı olsun ki, neden?
لما شخص مثل دون " ناشيو " يريد إنسان مثلك لماذا

Biliyorum, Tommy gibi biriyle birlikteyken yaşadığını hissediyorsun.
أنا أعلم بماذا تشر عندما يأتى شخص مثل طومى تشعر بإنك حى

Benim bu çileden çıkışımın temelinde, müziğin benim seçmiş olması muhtemelen -çok safça da olsa- Skid Row'un ihtiyacının Bunker Hill'de çalan başka bir klasik müzik sanatçısı yeni Paul Farmer gibi birisi olduğunu hissetmemdi.
وفي لب ازمتي هذه، شعرت بطريقة ما ان حياة الموسيقى اختارتني، حيث بطريقة ما ربما على الارجح في احساس ساذج، شعرت ان ما تحتاجه سكيد رو حقاً هو شخص مثل بول فارمر وليس موسيقي تقليدي آخر يعزف على بانكر هيل

Packard gibi birinden korkuyorlarsa, o bundan faydalanıyor demektir.
شخص مثل باكارد يستغـل خوف وضعف الأخرون

Daha genç biri lazım. Eskiden olduğum gibi biri.
أنت تحتاج الى شخص أصغر, أنت تعلم شخص مثل ما تعودت أن أكون

Bu yüzden tüm zamanımı çocuklarla çıkmaya ayırmadım... ve eğer çıksaydım, bu kişi Blake gibi biri olamazdı.
إذن علي ألا اخرج مع الشباب طوال الوقت وحتى لو فعلت لن يكون مع شخص مثل بلايك

Bayan Mercado gibi biri kanıtı işlerken mutlulukla sahte sonucu karar için bize sunardı ancak yapılacak test onu haklı gösterirdi.
عندما يكون هناك شخص مثل آنسة ميركادو لتختبر الادلة سيكونون سعداء باعطاء التوافق الخاطئ المطلوب لأقناعهم

Yine de kısa bir an için, Katolik ve babasını 9 yaşında kaybetmiş Kevin gibi biri yukarıda yatağında yatarken daha fazlası olduğunu düşünmek saçma olurdu. Kevin bu çalışma için gönüllü oldu.
ومع ذلك في هذه اللحظة القصيرة وسيكون من السخيف لو قلنا أنها أطول من ذلك شخص مثل كيفين وهو كاثوليكي قُتل والده برصاص عندما كان في التاسعة في الطابق العلوي وهو في سريره. جاء كيفن للعمل التطوعي

Kendi kıyafetlerim varken, Stuckey gibi biri bana geldiğinde halledebilirim, hazırlıklıyım.
لماذا لم تدعني ارتدي ملابسي انا لم افعل اقصد انه بملابسي عندما يأتي الي شخص مثل ذلك ال"ستاكي"الي

- Biliyorum. Ama Dresden gibi biri 10 yıl intikam almayı beklerken boş, boş oturmaz.
أعرف، لكن شخص مثل "دريسدين" لا يبقى متجاهلاً لمدة عشرة سنوات وينتظر الانتقام

Eve senin gibi birini götürürsem kendimi toparladığımı görmüş olurlar.
و ان تمكنت من اصطحاب شخص مثل للبيت سيظنون اني لملمت شتاتي

Evet, bir taklitçiyi, Jane'nin nefret ettiği siyah giymiş birini, Charlotte Adams gibi birini kullanmış olabilir.
نعم, مقلدة موهوبة, والتى يمكنها ارتداء فستان اسود وهو اللون الذى تكرهه جين, شخص مثل ... شارلوتا أدامز

Biliyorsun Yuri Mikhalev gibi birine ait bir lokantaya gelemezsin.
لا يمكنك الخروج إلى مطعم يملكه شخص مثل "يوري ميكاليف"

Bay Zadir gibi biriyle konuşmadan önce, bir saldırı planı yapmalısın.
قبل محادثة شخص مثل زادير يجب وضع خطة هجوم

Örneğin, Peter Vincent gibi birisi?
شخص مثل بيتر فنسنت علي سبيل المثال؟

Violet Hughes gibi birinden bilgi almak.... ...benim en iyi yaptığım iş.
ولكن احضار معلومات من شخص مثل "فيوليت هيوز" هذا اقصى شيء استطيع القيام به

Bozz gibi birisinin verebileceği zararı küçümsüyorsunuz.
عليك أن تقلل من الضرر الذي يسببه شخص مثل بوز

Bu çok saçma, Said gibi adamlar yaşamak için her şeyi yaparlar.
هذا غير منطقي, شخص مثل سعيد لديهِ كُل شيئ للعيش من أجله

Bunun gibi bir adam neden birilerinin laboratuvar faresi olmayı kabul etsin?
لماذا يوافق شخص مثل هذا على أن يكون فأر تجارب لشخص ما؟

Ve neden sadece Keith Wilkes gibi birisini almayıp ve olanla yetinilsin.
ولم لا نأخذ شخص مثل كيث ويلكس وندع الأمر هكذا.

Göz açıp kapayıncaya kadar, istediğim her yere gidebiliyorum, her şeyi veya herkesi görebiliyorum, Mesela ne kadar yetenekli olduğunu fark etmek üzere olan genç bir kadın.
وفى غمضه عين استطيع ان اكون حيثما اريد ارى اى شىء او اى شخص مثل فتاه شابه تدرك موهبتها التى تملكها

Senin gibi bir güzelin, her erkeğin birlikte olmak için öleceği bir kadının kendini böyle biri için harcadığına inanmamı mı bekliyorsun?
تتوقعين ان اصدق ... ان جميلة مثلك امرأة اي رجل سوف يموت لكي يكون معها تلقي بنفسها على شخص مثل ذلك ؟

Peter Adler gibi birinde gerçek mutluluğu bulacağını göremeyecek karakterde olduğunu düşündüm.
كنت أشك بأن لديكِ المقدرة لإدراك بأن شخص مثل بيتر ادلر هو من تكمن لديه السعادة الحقيقية

Carmack gibi birinin, aklını... hislerinin önüne koyması gerekmiyor mu?
شخص مثل الدكتور كارماك مدرب على استخدام المنطق قبل العواطف

Modern kitabevi olmayan şehirde yaşayan Salil adında biri var.
هناك شخص مثل سليل، الذي يعيش في مدينة حيث لا توجد بها مكتبة حديثة.