| Sana içecek bir şey getireyim. Elma şarabı yada saparna? | Open Subtitles | سأحضر لك مشروباً أتريدين شراب التفاح الغازي أم نوعاً آخر؟ |
| Haydi kutlama yapalım. Köpüklü bir Elma şarabı açacağım. | Open Subtitles | سوف أفتح شراب التفاح الرائع هذا |
| Pekâlâ, bu konuşma, Elma şarabı yüzünden olsa bile... | Open Subtitles | الموافقة، بالرغم من أنَّ أَعْرفُ بأنّه فقط شراب التفاح يَتكلّمُ... |
| Kar motosikletini, kartopu savaşı ve sıcak elma şarabını severim. | Open Subtitles | وأعشق مركبات التزلج وقتال كرات الثلج و.. شراب التفاح الساخن |
| Tamam, sütlü kakao ve sıcak elma suyu getirmiştim. | Open Subtitles | حسناً، أحضرت شراب الكاكاو و شراب التفاح الساخن |
| Şöyle güzel bir Elma şarabı açabilir miyiz? | Open Subtitles | هل نفتح بعض شراب التفاح الفوار؟ |
| Elma şarabı bir numara, kimse inkar edemez. | Open Subtitles | شراب التفاح هـذا جـيد لاشك في ذلك |
| Bir Elma şarabı daha ver Bob. | Open Subtitles | شراب التفاح الصعب الآخر، بوب. |
| İki Hard Jack's Elma şarabı lütfen. | Open Subtitles | من فضلك " جاك" أثنين من شراب التفاح |
| - Elma şarabı mümkünse. | Open Subtitles | - شراب التفاح إذا سمحت |
| Beş litre elma suyu içmişsindir herhâlde, evlat. | Open Subtitles | لا بد من أن لديك غالوناً من شراب التفاح بداخلها يا صديقي |
| Bebeğe bir şey olmaz, sadece köpüklü elma suyu. | Open Subtitles | الطفل بأمان، إنه مجرد شراب التفاح |
| - Sade elma suyu da değil köyün aşağısındaki yerden gelen o yeşil elma suyundan da. | Open Subtitles | -وليس فقط شراب التفاح عصير التفاح الأخضر من ذلك المكان في أسفل القرية |