| HPD hala kokainin hangi kartele ait olduğunu araştırıyor. | Open Subtitles | شرطة هاواي ,لا تزال تحاول معرفه اي عصابه تنتمي اليها المخدرات |
| HPD ile irtibata geç, buralarda keşif yapsınlar. | Open Subtitles | اجعل شرطة هاواي تتفحص هذه الاماكن من اجلنا ,حسنا |
| Cinayet silahı bir 38'likmiş ve halen HPD'nin muhafazası altında. | Open Subtitles | سلاح الجريمة كان عيار38, ومازال بحوزة شرطة هاواي. |
| HPD,herşeyi korumada bize yardım ediyor... ve SWAT bizim karşı saldırı timine destek olacak. | Open Subtitles | شرطة هاواي تساعدنا في تأمين كل شيء, وقوة التدخل الخاص ستدعم فريق الهجوم المضاد. |
| Aslında, o bizim değil, Emniyetin görevi. | Open Subtitles | في الواقع نحن لا نقوم بهذه الأشياء, هذا عمل شرطة هاواي. |
| Yani Honolulu Polisi onu hiçbir zaman ciddiye almayacak. | Open Subtitles | مما يعني أن شرطة هاواي لن تأخذها على محمل الجدية |
| Şey, bende HPD'nin çektiği bazı fotoğraflara bakıyordum. | Open Subtitles | إذن أنا اشاهد لقطات سحبتها شرطة هاواي من أحد كاميرات المراقبة. |
| HPD , listede geri kalan evleri araştıracak. | Open Subtitles | شرطة هاواي ستكمل تفقد بقية المنازل في القائمة. |
| HPD diğer ikisini son yarım saat içerisinde buldu. | Open Subtitles | اجل، شرطة هاواي وجدت الحقيبتين الاخرتين في النصف ساعه الماضية |
| Hepsi bu da değil, yargıçlardan biri olan Isaac Bracken'a HPD kimse bilmeden geçen sene gizli silah taşıma yetkisi vermişti. | Open Subtitles | ليس هذا كل شيء واحد من القضا شخص عادل اسحق براكن .. شرطة هاواي منخته |
| Tüm HPD görevlilerine hedefin Nick Taylor olduğu bilgisini verin. | Open Subtitles | أخبر كل ضبّاط شرطة "هاواي" أن (نيك تايلور) هو الهدف |
| HPD'nin nerede olduğumuza dair hiçbir fikri yok. | Open Subtitles | لا تملك شرطة "هاواي" أدنى فكرة عن مكاننا |
| Sang Min, Kono'nun fotoğrafını çekti ve HPD'den Kono'nun polis olduğunu söyleyen birine yolladı. | Open Subtitles | "فأرسلها لشخصٍ ما في قسم شرطة "هاواي الذي عرف هويّها بأنّها شرطية حسنٌ، إلى ماذا ترمي؟ |
| HPD ailesini kazandığı tüm haklardan mahrum bırakacak. | Open Subtitles | شرطة "هاواي" ستمنع كل المزايا التي حصل عليها أتفهم؟ |
| Ben de görüntüyü yüz tanıma programına yükleyip HPD sabıka fotoğrafı veritabanında bir eşleşme sağladım. | Open Subtitles | لهذا قمت بوضع التسجيل على برنامج التعرف على الهويّة الخاصّ بنا و قمت بإرسال لقطة من ذلك إلى قاعدة بيانات شرطة "هاواي" |
| Caddeler kapalıymış. HPD her tarafa dağılmış haldeymiş. | Open Subtitles | الشوارع كانت مغلقة انتشار شرطة "هاواي" كان ضئيلاً |
| HPD ile birlikte seni otel odasına göndermemize ne dersin? | Open Subtitles | لمَ لا تجعلينا نرَ غرفة الفندق وكافة التفاصيل مع شرطة "هاواي"؟ لمَ؟ |
| HPD, kayalıkların oradaki dalga havuzunda bir cep telefonu bulmuş. | Open Subtitles | شرطة "هاواي" وجدت الهاتف الخلوي بعد إنّ جرفه المدّ إلى المنحدرات |
| HPD'nin el koyduğu malların bulunduğu kasada duran 28 milyon dolar. | Open Subtitles | ثمانٌ وعشرون دولار التي وضعت كثروة في خزانة شرطة "هاواي" |
| Emniyetin sembol veri tabanında aratınca bir şey çıktı. | Open Subtitles | حسنا, لقد تحققت قاعدة بيانات صور شرطة هاواي و قد حصلت على مطابقة تبين أنها كانت |
| Emniyetin kundakçılık birimi vakaları ulusal veri tabanına yükledi ben de Kaliforniya'daki yangınlarla ilişkilendirdim. | Open Subtitles | والآن، متخصصو شرطة هاواي للحريق المتعمد قد حملوا بيانات هذه الحالات على قاعدة بيانات الوفيات، لقد ربطتهم بالحرائق -في (كاليفورنيا ) حسناً إذاً العينة المسفوحة |
| Honolulu olay inceleme ekibi yeterince takdir görmüyor. | Open Subtitles | أتعلم, رجال مسرح الجريمة في شرطة هاواي لا يحظون بالتقدير الكافي.. |