| Ayda bir adet sabun ve iki rulo tuvalet kağıdı. | Open Subtitles | سوف تستعمل صابونة واحدة ولفتان من ورق الحمام لشهر |
| Tek buldukları şey, bir parça çamurlu hapishane kıyafeti bir kalıp sabun ve eski bir taş çekici bayağı yıpranmış bir halde. | Open Subtitles | أندى دفرين هرب من سجن شاوشانك كل ما وجدوه كان ملابس متسخة و صابونة ومطرقة صخور قديمة |
| Kafanı yorma. 1 milyon Euro eder. Bayağı pahalı bir sabun ha? | Open Subtitles | سبكون المجموع مليوناً، باليورو، إنها صابونة غالية جداُ، لا؟ |
| Almanya'ya giden herkesin diş fırçası diş macunu, ayakkabı parlatıcısı, sabunu ver her aile üyesinin kendine ait havlusu olmalıdır. | Open Subtitles | كل من يذهب الى المانيا ، يجب ان يملك فرشاة اسنان ، معجون اسنان ، ملمع احذية ، صابونة |
| Biraz su ve sabunla güzel bir evimiz olacak hanımım. | Open Subtitles | صابونة صغيرة وماء وسيكون لدينا بيت رائع سيدتي |
| Şu parlak turuncu olan otel sabunları boyutunda olmalıydı. | Open Subtitles | من المفترض أن تكون بحجم صابونة ولونها برتقالي فاتح |
| İşte. Bu sabun 15 küçük sabunun ezilip saç teliyle sarılmasıyla oluşuyor. | Open Subtitles | الصابون هنا و كأنّه 15 صابونة صغيرة مسحوقة مع بعضها و مغلّفة بالشعر. |
| Kişisel banyo havlun, el havlun ve sabun bezini el sabununu, yüz sabununu ve şampuanını da. | Open Subtitles | منشفة الحمام الشخصية وفوطة اليدين صابونة اليد،صابونة الوجه،والشامبو |
| Kafanı yorma. 1 milyon Euro eder. Bayağı pahalı bir sabun ha? | Open Subtitles | سبكون المجموع مليوناً، باليورو، إنها صابونة غالية جداُ، لا؟ |
| Kişisel banyo havlun, el havlun ve sabun bezini el sabununu, yüz sabununu ve şampuanını da. | Open Subtitles | منشفة الحمام الشخصية وفوطة اليدين صابونة اليد،صابونة الوجه،والشامبو عظيم |
| Yani benim de otelden sabun çalmışlığım var. | Open Subtitles | أقصد , لقد , لقد , لقد سرقت صابونة من فندق قبلاً |
| sabun elyaflarımı birleşip sabun olana kadar sıkarım. | Open Subtitles | أنا أسحق بقايا الصابون مع بعض حتى تصبح صابونة كبيرة |
| Lime lime olmuş sabunları sıkıştırıp yeni bir sabun yaptım. | Open Subtitles | صنعت صابونة بجمع بقايا الصابون القديمة. |
| - Bana sabun yedirmeye çalışıyor. | Open Subtitles | إنها تحاول إدخال صابونة فى فمى |
| Biraz sabun ister misiniz? Bedava sabun dağıtıyor. | Open Subtitles | إذا أردت صابونة ،فهى توزع الصابون |
| - Ne olur? Ya duş alırken elimden sabunu düşürsem? | Open Subtitles | ماذا لو كنت استحم وزلت قدمي على قطعة صابونة |
| Birazcık sabunla suyun yapabildiklerine şaşarsınız. | Open Subtitles | -رائعٌ بأنّ صابونة وماء يستطيعان فِعل هذا |
| Evet, yeni Papa sabunları. | Open Subtitles | شئ غريب اجل انها صابونة البابا الجديدة |