| Ertesi sabah, iki memur evime geldi ve Mike'ın arabasının köprünün altında bulunduğunu söyledi. | TED | وفي الصباح التالي ، أتى ضابطان إلى منزلي وأبلغوني بأن سيارة مايك كانت واقفة بالقرب من الجسر |
| Bütün birimlerin dikkatine, otelin arkasında iki memur vuruldu. | Open Subtitles | إلى جميع الوحدات، لدينا ضابطان مصابان في الزقاق خلف الفندق |
| Gerek yok, Merkez, eğer gönderirseniz kıçının üstünde oturup duran bir yerine iki memur olur. | Open Subtitles | لا، إرسالية، أنت سَعِنْدَكَ فقط ضابطان يَجْلسانِ على هم الحمير بدلاً مِنْ واحد. |
| Batı Yorkshire'de buna sahip olan yalnızca iki polis memuru var. | Open Subtitles | إنّ ليس هنالك إلى ضابطان خادمان بغربِ"يوركشاير"الذين حصلوا عليها. |
| İki polis memuru vuruldu! | Open Subtitles | لدينا ضابطان مُصابان! |
| Sabahleyin Şövalye, arabasına binmek için çıkınca... iki subay onu karşılayıp sınıra kadar ona eşlik edecek. | Open Subtitles | حينما يخرج النبيل لعربيتة في الصباح ضابطان سيقابلوة ويرافقوة إلى الحدود |
| Geçen akşamki saldırıda iki memur... çoşkulu bir kalabalık tarafından biçilerek öldürüldü. | Open Subtitles | ضابطان في بوسطن قُطّعَو حتى الموتِ... وسط إسْتِهْزاء الحشودِ في هجومِ ليلة أمس. |
| İki memur vuruldu. Esteridge çiftliğindeyiz. Hemen destek yollayın. | Open Subtitles | "نحن ضابطان فى مزرعه "ايستردج اريد المسانده هناك |
| Silah seslerine rağmen iki memur arabalarından fırlayıp... bir başka memuru güvenli bir yere çekiyorlar. | Open Subtitles | على الرغم من إطلاق النار، هناك ضابطان تسللا خارج سيارتهم... ويسحبان شرطيا آخرا إلى الأمان. |
| Ateş edildi, iki memur vuruldu. | Open Subtitles | ضابطان أسفل. سلّحَ مشتبه به بa بندقية في المطعمِ. |
| İki memur öldü, birinin durumu kritik. | Open Subtitles | مات ضابطان ، واحد في حالة خطرة |
| Tek dertleri hikaye bulmak. İki memur vuruldu. Biri serçe parmağını yitirdi. | Open Subtitles | ضابطان أصيبا واحدهم فَقد خنصر |
| Aşağıda seni bekleyen iki memur var. | Open Subtitles | هناك ضابطان ينتظرانك بالأسفل |
| İki polis memuru öldürüldü. | Open Subtitles | ضابطان قَتلا. |
| İki polis memuru seninle konuşmaya gelmişler. | Open Subtitles | (توم)؟ قدم ضابطان للتكلم معك |
| İki beyaz subay bu işe karıştığı için mi? | Open Subtitles | لأن هناك ضابطان أبيضان متورطان في هذا ؟ |
| Albay, cinayet kurbanının vurulmadan kısa süre önce... iki beyaz subay tarafından dövüldüğünü öğrenince ordu ne der? | Open Subtitles | يا عقيد ، ماذا سيقول الجيش عندما يعلم ... أن ضابطان أبيضان ضربا القاتل قبل أن يقتل بقليل ؟ ... |
| Dieppe komando birliğinden iki Kanadalı subay paraşütle kurtulmuş üç RAF pilotu ve ayrıca Almanlarca idam cezasına çarptırılmış iki Belçikalı. | Open Subtitles | ضابطان كنديان من فرقة الفدائيين " ثلاث بحارة من "أر . أى . |