| Gereken işaret dilini kullanmalıyım. Uçağı 38 dakika sonra kalkacak. | Open Subtitles | عليّ أن أقوم ببادرة كبيرة ورحلة طائرتها خلال 38 دقيقة | 
| Bu arada, Orokana endişeyle Fugōri'nin dönüşünü bekliyordu, Uçağı tamamen yakıtla dolu ve gitmeye hazır. | TED | في أثناء ذلك تنتظر اوروكانا عودة فوجوري في ترقب، طائرتها مملوءة بالوقود ومستعدة للإقلاع. | 
| Uçağı yere iner inmez kalkıyor, bu sefer doğuya doğru uçuyor. | TED | وبمجرد أن تحط طائرته علي أرض المطار تقلع طائرتها متجهه شرقًا هذه المرة | 
| Çift kanatlı Uçak döneminden beri bunların kaydı tutulur. | Open Subtitles | الفرقة تحفظ التقارير عن أي طائرة تفقد أشياء على طائرتها | 
| Yapamıyacağı hiçbirşey yoktur. Kendine ait bir Uçağı olduğunu biliyormusun. | Open Subtitles | لا شيء تعجز عنه تعلمون أنها تملك طائرتها الخاصة | 
| Uçağı indi ve iniş pistinden dönüp Metro Havaalanı'nda tam buraya, önümüze gelecek. | Open Subtitles | والآن لامست طائرتها الأرض ووصلت إلى المدرج أمامكم في المطار | 
| Uçağı rötar yaptı. Ama şimdiye kadar gelmeliydi. | Open Subtitles | أجل، لكن طائرتها تأخرت فى أثينا، لكن يجب أن تصل الان | 
| Uçağı her an inebilir. | Open Subtitles | طائرتها ستهبط في أي ثانية، أحتاج إلى إجابة منك | 
| Zaten geç kalmışımdır şimdiye. Uçağı kalkmıştır bile. | Open Subtitles | ربما يكون الأوان قد فات ستكون طائرتها غادرت الآن | 
| - Tanrım, Uçağı mı düşüyordu yoksa? | Open Subtitles | هل كانت طائرتها على وشك التحطم؟ | 
| Uçağı bir iki saate kalkıyor. Onu uyandırmam lâzım. | Open Subtitles | سترحل طائرتها بعد ساعتين سأوقظها حتماً | 
| Uçağı bir iki saate kalkıyor. Onu uyandırmam lâzım. | Open Subtitles | سترحل طائرتها بعد ساعتين سأوقظها حتماً | 
| - Uçağı rötar yapmış. Yarın burada olacakmış. | Open Subtitles | لقد تأخرت طائرتها ستكونهناغداً. | 
| Danielle ile tanışana kadar bekle. Uçağı yarın. | Open Subtitles | "وانتظر حتى تقابل "دانييل طائرتها ستصل غداً | 
| Ama buna göre Uçağı havalanmamış. | Open Subtitles | لكن هذا يدل ان طائرتها لم تقلع بعد | 
| -Hayır, anne Uçağı rötar yapmış, endişelenme. | Open Subtitles | لا يا أمي ؟ - . لقد تأخرت طائرتها . هي سوف تأتي .. | 
| Uçağı henüz kalkmadı. | Open Subtitles | إن طائرتها لا تزال على ممر الإقلاع. | 
| Gitmek zorundayım. Uçak her an inebilir. | Open Subtitles | طائرتها ستهبط في أي ثانية , أحتاج إلى إجابة منك | 
| Bu yüzden 700 dolarlık elbisesini ve Uçak biletini ödemiş. | Open Subtitles | ورغم ذلك دفع للباسها ال700دولار وتذكرة طائرتها | 
| Elbette efendim. Uçak kalkar kalkmaz sizi haberdar edeceğim. | Open Subtitles | أجل سيدي، سأعلمك عندما تنطلق طائرتها | 
| Anneniz uçağını kaçıracak. | Open Subtitles | هذا ليس مضحكا.. إنكم سوف تجعلون أمكم تفقد طائرتها |