| normal şeyleri düşünüyorsan belki de daha normal biri oluyorsundur. | Open Subtitles | إن كنتَ تفكّر في أمور طبيعيّة فلعلّكَ تغدو أكثر طبيعيّةً |
| Özür dilerim. Şu an sadece normal yaşantıma geri dönmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا آسفة، أنا فقط أُريد أن أشعر أنّي بحالة طبيعيّة الآن |
| Şu an mümkün görünmüyor, biliyorum ama normal bir hayata sahip olabilirsin. | Open Subtitles | أعلم أن هذا لا يبدو ممكنًا الآن، لكن بإمكانك عيش حياة طبيعيّة. |
| Bu beni Doğal ya da normal yapmaz, bu yalnızca dünyada var olduğumuzu açıklamanın farklı biçimlerinden birisi. | TED | هذا لا يجعلني طبيعيّة أو عاديّة، بل هي طريقة من بين عدة طرق لوصف وجودنا في هذا العالم. |
| Posttravmatik Stres Bozukluğu'nda intikam fantazileri normaldir. | Open Subtitles | تخيّلات الإنتقام طبيعيّة عندما نتعامل مع حالات ما بعد الصدمة |
| Doğal bacak mahmuzları ile silahlanmış üreme erkeklerinin saldırganlığı, horoz dövüşünü popüler bir eğlence çeşidi yaptı. | TED | إذ أن العدوانية بين الذكور المسلّحة بمخالب طبيعيّة في أقدامها، جعل من عراك الديوك تسلية شعبيّة. |
| Gelecek 5 gün boyunca her normal kızın yapacağını yaptım. | Open Subtitles | خلال الأيّام القليلة القادمة فعلت ما كان أيّ فتاة طبيعيّة ستفعل |
| Bir yaşam boyu yeterince kan gördüm. normal bir hayat istiyorum. | Open Subtitles | لقد رأيتُ ما يكفي من الدّماء طِوال حياتي أنا أرغبُ بحياةٍ طبيعيّة |
| Sonrasında, yeniden normal bir aile olacağız. | Open Subtitles | ,ثم سنصبح فقط، كما تعلم عائلة طبيعيّة من جديد |
| Gayet normal olan bir süreçten geçiyorsun. | Open Subtitles | إنّك تمرّ بمرحلة الآن وهي طبيعيّة تماماً |
| Tüm vampir duyularını derin bir uykuya sokacağım ve seni normal bir insana dönüştüreceğim. | Open Subtitles | سـ أجعل إرادةّ مصّاص الدمآء التي بـ داخلكِ تنام , سـ أحوّلكِ إلى إنسانة طبيعيّة |
| Oldukça normal görünüyorlar. Yani, kanatları ya da pervaneleri yok. | Open Subtitles | حسناً، إنّها تبدو طبيعيّة بما فيه الكفاية أعني، بلا أجنحة أو مراوح |
| EKG, EKO, elektrolit paneli, hepsi normal. | Open Subtitles | تخطيط القلب، والصدى، والشوارد كلّها طبيعيّة |
| Yani, o adamlar paralı ve bazıları normal bile kokuyor. | Open Subtitles | أقصد، أؤلئك الأشخاص أغنياء، وحتى أنّ بعضهم رائحته طبيعيّة. |
| Kan sayımında beyaz küre sayısı normal çıktı. | Open Subtitles | تعداد الدم العام أظهر معدّل كرياتٍ بيضاء طبيعيّة |
| İmmünglobülin verildikten sonra hastanın ağrısı olmadı ve gecelik karaciğer fonksiyon testleri artık normal. | Open Subtitles | بعد إعطاء الغولوبين المناعيّ لم تعاني المريضة مزيداً من الألم، وفحوصات وظائف الكبد أثناء الليل الآن طبيعيّة |
| Karaciğer gideli çok olma ama tahlillerin normal olma ihtimali var. | Open Subtitles | محتمل أنّ يكون الكبد قد استنزف، فالتحاليل تبدو طبيعيّة |
| İdrar ve kan testi sonuçları geldi. Hepsi normal. | Open Subtitles | لقد فحصنا عينات البول والدّم إنّها طبيعيّة |
| Eğer normal bir yaşam sürmek istiyorsan hemen buradan git ve geri dönme. | Open Subtitles | إن أردتما فرصةً في حياةٍ طبيعيّة غادرا الآن و لا تعودا |
| Iki taraf arasindaki iliskiler oldukça dostça ve normaldi. | Open Subtitles | العلاقة بين الإثنين كانت طبيعيّة وودّيّة إلى حدّ معقول |
| Ama sonuç olarak evet. Sanırım normale dönecek. | Open Subtitles | لكن تقريباً، نعم، أعتقد أنّها قد تكون طبيعيّة. |