| İstediklerini yaptılar. Gerçekten istediğimiz şekilde harcadıklarını farkettik. | TED | وجدنا أنهم صرفوه بالطريقة التي طلبناها منهم |
| Şu İngilizler istediğimiz susturucuları gönderseydiler ya. | Open Subtitles | الأنجليز لم يسلموا الأسلحة كاتمة الصوت التى طلبناها |
| Peki ya istediğimiz tüm o pahalı şeyler ne olacak? Hala bizim olabilir mi? | Open Subtitles | ماذا عن المقتنيات الغالية التي طلبناها ، ما زلنا سنحصل عليها؟ |
| Geçmişte sipariş ettiğimiz bantların sayısına dair bir histogram çizerseniz, artık biraz azaldı. | TED | وإذا رسمت رسم بياني لعدد الإسعافات التي طلبناها في الماضي فقد تلاشت الآن. |
| Aylar önce sipariş ettiğimiz biletler. | Open Subtitles | إنك تعني تلك التذاكر التي طلبناها قبل بضعة أشهر |
| Lorenzo, Rainbow Klüp'ten sipariş ettiğimiz laptopları biliyor musun? | Open Subtitles | لورينزو , تعلم ان تلك الحاسبات النقاله طلبناها لاجل نادي قوس قزح ؟ ؟ |
| Fırından sipariş verdiğimiz tatlılar gelmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد انها الفطائر التي طلبناها من المخبز |
| Bize verdiklerinizden daha ayrıntılı olan istediğimiz dosyalar hâlâ elimize verilmiş değil. | Open Subtitles | حتى الآن الملفات التى طلبناها وأكثر من هذا لم يتم تجهيزه |
| Daha önce istediğimiz resimleri verebilirsin. | Open Subtitles | حَسنًا، ما يمكنكِ فعله هو إعطائي الصورة التي طلبناها منكِ سابقًا |
| İstediğimiz parçalar gelseydi şimdi o bölgede keşif aracı olurdu. Anlaşıldı. | Open Subtitles | و لو تلقينا قطع الغيار التي طلبناها من قبل لكنا ناقشنا هذا الأمر عنه |
| Ceza infaz kurumu sonunda istediğimiz resimleri gönderdi. | Open Subtitles | قسم التعديل اخيراً ارسل لنا هذه الصور التي طلبناها |
| - Onlardan istediğimiz "bildiri"yi gazeteye ilan vermişler. | Open Subtitles | طرحوا الملحوطة التي طلبناها في الجريده حقاً؟ |
| Bizim istediğimiz bilgi bu değil. | Open Subtitles | ليست هذه المعلومات التي طلبناها. |
| Bir haftadır oradasın senden istediğimiz bir veriye bile erişemedin... | Open Subtitles | انت فقط في المكان منذ اسبوع ...لم تجدي وسيلة للوصول الى البيانات التي طلبناها |
| Ve çekilmesini istediğimiz yeni fotoğraflardan nefret ediyor. | Open Subtitles | ويكره الصور الجديدة التي طلبناها |
| Ehm, biz de bir süre önce sipariş ettiğimiz margaritaları alabilir miyiz? | Open Subtitles | هل بالإمكان أن نحصل على المارقريتا التي طلبناها من مدة أيضاً؟ |
| skullsunlimited.com adresinden sipariş ettik. | TED | طلبناها من الموقع الإلكتروني skullsunlimited.com. |
| Ya da sipariş ettiğimiz sahte kimlikler gibi. | Open Subtitles | أو جميع الهويات المازحة التي طلبناها |
| Biz bunları sipariş ettik. | Open Subtitles | لا، لا. طلبناها |
| Bizim siparişini verdiğimiz pasta bunun üçte beşi kadardı. | Open Subtitles | الكعكة التي طلبناها كانت، مثل، خمسة ارباع حجم هذة. |