O olmadan, tek sahip olduğumuz ikinci dereceden kanıt olur. | Open Subtitles | بدونه، كُلّ ما لديّنا هو دليل ظرفي |
Fiziksel bir delil yok. Her şey ikinci dereceden. | Open Subtitles | ،لا يوجد دليل مادي كل شيء ظرفي |
Sen buna ikinci dereceden kanıttır diyene kadar o bu kanıtın geçerli sayılmamasını sağlar. | Open Subtitles | سيرمي هذا الدليل بعيدا أسرع من قولك كلمة "ظرفي ." |
Fakat oldukça güçlü dolaylı kanıtımız var. Sadece yeterli değil. | Open Subtitles | لكن لدي دليل ظرفي قوي فقط غير كافي |
Kanıtlar bir şeyler kanıtlıyor. dolaylı kanıtlar. | Open Subtitles | مالدليل بضعيف، إنّه دليل ظرفي. |
Ve tüm bu koşu rotası, en iyi ihtimalle ikinci derece delil. | Open Subtitles | ودليل كُلّ طريق الركض ذاك، ذلك ظرفي في أحسن الأحوال |
Kanıtların ikinci derece olduğunu biliyorum ama Colin'i hâlâ buraya getiremez miyiz? | Open Subtitles | أدرك بأنّ ذلك الدليل ظرفي لكن ألا يمكننا إعتقال (كولِن) ؟ |
Benim zarfım açık mıydı? | Open Subtitles | أقمت بفتح ظرفي الورقي؟ |
İfadenin doğru olmadığına dair oldukça güçlü ikinci dereceden kanıtlar var gibi duruyor. | Open Subtitles | يبدو أنها دليل ظرفي قوي قول أقوال خاطئة |
Sorun ikinci dereceden önemli. | Open Subtitles | المُشكلَة دليلٌ ظرفي |
Bir kamyon kiralamış. Bu ikinci dereceden bir kanıt demek. | Open Subtitles | إستأجر شاحنة وهذا دليل ظرفي |
Bir kamyon kiralamış. Bu ikinci dereceden bir kanıt demek. | Open Subtitles | إستأجر شاحنة وهذا دليل ظرفي |
İkinci dereceden kanıt demek. Elinden gelenin en iyisi bu mu? | Open Subtitles | دليل ظرفي هذا أفضل ما لديك ؟ |
Bana karşı tek delil ikinci dereceden olduğunu. | Open Subtitles | أن الدليل الوحيد ضدي هو ظرفي |
- ...avukatlar buna "dolaylı kanıt" diyor. | Open Subtitles | ما يسميه المحامي دليل ظرفي |
- Ancak tüm bunlar dolaylı. | Open Subtitles | -بإستثناء أنّ كلّ شيءٍ ظرفي . |
Her şey ikinci derece. | Open Subtitles | كل شيء ظرفي |
İkinci derece kanıt. | Open Subtitles | -كل شيئ ظرفي . |