| Bak FBI köşelerinde birbirimizle oynaşmayı bırakmak konusunda anlaştığımızı sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أننا اتفقنا أن لا ينتهي بنا المطاف ممسكين ببعض في إحد غرف المباحث الفدرالية |
| Son karşılaşmamızda, dostlarınla seni, bir daha görmeyeceğim konusunda anlaştığımızı sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أننا اتفقنا في آخر لقاء لنا, بأنني لن أراكِ وأصدقائكِ ثانيةً |
| Babasının hayatını kazanmak için dayak yemediği bir aile içinde çocuklarımızı yetiştireceğimiz konusunda anlaştığımızı sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أننا اتفقنا على أننا لن نربي البنتين في عائلة يكسب الوالد فيها رزقه من المصارعة. |
| - anlaştığımızı sanıyordum. | Open Subtitles | .. المموّن قال للتوّ - لقد ظننت أننا اتفقنا - |
| Bu her ne kadar lezzetli gibi gözükse de şampanya üzerinde anlaştık sanıyordum. | Open Subtitles | حسناً ، على الرغم من أن ذلك يبدو لذيذاً ولكني ظننت أننا اتفقنا على شرب نخب الشمبانيا |
| Şarkı söyleyeceğim konusunda anlaştık sanıyordum. | Open Subtitles | لو لم ننتصر حسنا, ظننت أننا اتفقنا أنني سأشارك وسأغني |
| Kalkışı erteleme konusunda anlaştığımızı sanıyordum. Kalkışa; | Open Subtitles | ظننت أننا اتفقنا على تأجيل الانطلاق |
| İzinsiz dansçı alınmayacak diye anlaştığımızı sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أننا اتفقنا على عدم سرقة الراقصات |
| Walter, bunun aptalca bir fikir olduğu konusunda anlaştık sanıyordum. | Open Subtitles | بالطبع تذكرينه. (والتر)، ظننت أننا اتفقنا أنّ هذه فكرة غبية. |
| anlaştık sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أننا اتفقنا. |