Sonra şimşek çaktı ve ardından metal bir nokta bulutların arasından ortaya çıktı. | Open Subtitles | وبعد ذلك سمعنا صوت رعد مرعب . وطرف معدنى مدبب ظهر من وسط النجوم |
Tommy Riordan birden ortaya çıktı ve tahminimce geldiği hızla kaybolup gider. | Open Subtitles | في رأيي أن تومي ريردن قد ظهر من المجهول, وأظن أنه سيختفي سريعاً. |
Bir anda ortaya çıktı ve mucizevi bir şekilde beni iyileştirdi. | Open Subtitles | لقد ظهر من العدم وقام بمداواتي كالمعجزة. |
Gerçekten o teklifin yoktan var olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظنّ بالفعل أنّ ذلك العرض ظهر من العدم؟ |
Anlatılanlara göre, bu Yağmur Getiren yoktan var olmuş. | Open Subtitles | هناك أسطورة تقول أن "صانع المطر" قد ظهر من العدم، |
Piramit şeklinde gizlenmiş bir şey ve bir anda ortaya çıktı. | Open Subtitles | بل شيء متنكر بهيئة هرم والذي.. ظهر من العدم |
Bir anda ortaya çıktı. Oh Myung Kyu ile hiçbir bağlantısını bulamadık. | Open Subtitles | ظهر من العدم, والتحقيق في هويته لم يظهر له علاقة بـ(أووه ماينغ) |
Bu antika açık artırması birden bire ortaya çıktı. | Open Subtitles | هذا المزاد العقاري ظهر من العدم |
Ama bir yerden çıkmadı! Kemer altından ortaya çıktı! | Open Subtitles | إنـّه ظهر من العدم ، قد خرج من القنطرة. |
Çok garipti. Bir anda ortaya çıktı. | Open Subtitles | إنّه أمرٌ مُريب، قدّ ظهر من العدم. |
"Az önce durduk yere yaratığın biri ortaya çıktı." | Open Subtitles | نوع من المخلوقات ظهر من الهواء |
Dükkânıma 5-6 yıl önce gelmişti birden ortaya çıktı ve benden iş istedi. | Open Subtitles | لقد جاء إلى محلي منذ 5 -6 سنوات مضت ظهر من العدم طالباً من عملاً |
Üzgünüm.Birden ortaya çıktı. | Open Subtitles | متأسف، لقد ظهر من العدم، صحيح ؟ |
ve sisin arasından ortaya çıktı. | Open Subtitles | وعندها ظهر من خارج الغيوم |
Birdenbire ortaya çıktı. | Open Subtitles | لقد ظهر من العدم |
Birdenbire ortaya çıktı. | Open Subtitles | لقد ظهر من لا مكان |
Bak, o yıldız birdenbire ortaya çıktı. | Open Subtitles | انظرى , النجم ظهر من العدم |
- Ama... - Adeta yoktan var oldu. | Open Subtitles | -لقد ظهر من المجهول |