| Şimdi, bunu gerçekleştirmek için, cezalandırmak amacıyla buraya davet edilen suçlular arasından beyinsiz bir ortak bulmam gerekiyordu. | Open Subtitles | لأنجز ذلك .. كان يجب أن أجد شريكا دون قصد بين المجرمين ... الذين تم دعوتهم هنا لينالوا عقابهم |
| -Bazen insanlar kendilerini cezalandırmak isterler. | Open Subtitles | -أحياناً الناس يريدون أن يتم عقابهم |
| Hepsi cezalandırılmalı! | Open Subtitles | ويجب أن يتم عقابهم. |
| Tanrı'ya ve onun biricik oğlu Yüce İsa'ya karşı günah işlediler. Hepsi cezalandırılmalı! | Open Subtitles | (لقد أخطئوا فى حق الرب و ولده الوحيد " يسوع " ، ويجب أن يتم عقابهم ) |
| Hepsi yok edilmeli. | Open Subtitles | ( ويجب أن يتم عقابهم) |
| Cumartesi günü cezaya kalan öğrencilere biraz geciksem birkaç çocuk bundan çok da etkilenmez sanırım. | Open Subtitles | لا أعتقد أن بضعة أطفال سيحزنون لتأخري في يوم عقابهم المدرسي |
| Onları cezalandırmak, benim bu işten ders almamı nasıl sağlayacak? | Open Subtitles | كيف سيلقنني عقابهم درساً؟ |
| Tanrı'ya ve onun biricik oğlu Yüce İsa'ya karşı günah işlediler. Hepsi cezalandırılmalı! | Open Subtitles | (لقد أخطئوا فى حق الرب و ولده الوحيد " يسوع " ، ويجب أن يتم عقابهم ) |
| Hepsi yok edilmeli. | Open Subtitles | ( ويجب أن يتم عقابهم) |
| Cumartesi günü cezaya kalan öğrencilere biraz geciksem birkaç çocuk bundan çok da etkilenmez sanırım. | Open Subtitles | لا أعتقد أن بضعة أطفال سيحزنون لتأخري في يوم عقابهم المدرسي |