Kutunun üzerinde ingilizce yazan tek şey " Su bulun. Sıcak yetiştirin. | Open Subtitles | الكتابة الأنجليزية الوحيدة الموجودة على العلبة " أعثر على المياه ، تنضج بسرعه ، إحتفال عائلي " |
Kutunun üzerinde bile öyle yazıyor. | Open Subtitles | مكتوب طعام على العلبة |
Kutudaki yemek tarifi. | Open Subtitles | أنا لا أملك وصفة الوصفة المكتوبة على العلبة |
Genelde acelem olduğundan kutuda yazan süreden daha az pişiriyorum. | Open Subtitles | حسنا , بالعادة انا على عُجالة لذا اطبخه بشكل اقل من المكتوب على العلبة |
Bunu kutunun üstüne yazmalılardı. | Open Subtitles | يجب عليهم أن يكتبوا ذلك على العلبة, تعلمين؟ |
AriZona "Ama fiyat şişenin üstünde." | Open Subtitles | مـشـروب "أريزونـا" "لكن السعر مكتوب على العلبة" |
Maalesef, paketin üzerinde ve kâlbin kendisinde bulunan izlerden hiç birşey çıkmadı. | Open Subtitles | للأسف، لايوجد أي جيناتٍ للقاتل أو بصمات على العلبة أو القلب نفسه |
Onu konserveye takıp döndürüyorsun. | Open Subtitles | عليك وضعه على العلبة ابرم هذا الشيء وستفتح العلبة |
Kutunun üzerinde 8 yaş ve üstü yazıyor, bu biz oluyoruz. | Open Subtitles | -مكتوبٌ على العلبة "من الثامنة فما فوق". أيّ نحن . |
Bu oyunu sevmiyorum. Kimse bu oyunu sevmiyor. Kutudaki çocuklar bile sıkılmış görünüyor. | Open Subtitles | لا أحب هذه اللعبة لا أحد يحبها حتى الأطفال الذين على العلبة يبدون ضجرون |
Kutudaki resme benziyor mu bu yaptığın? | Open Subtitles | أيبدو لك هذا مثل الذي على العلبة ؟ |
Birisi kutunun üstüne niçin garanti koysun? - Çok ilginç. | Open Subtitles | . لِم قد يضع أحدهم ضمانًا على العلبة ؟ |
Ama fiyatı şişenin üstünde yazıyor. | Open Subtitles | لكن السعر مكتّوب على العلبة. |
Fiyat şişenin üstünde yazıyor. | Open Subtitles | السعر مكتّوب على العلبة. |
En azından paketin üzerinde öyle yazıyor. | Open Subtitles | هذا ما كتب على العلبة |
-Onu konserveye takıp döndürüyorsun. | Open Subtitles | تضعه على العلبة وتبرم هذا فتفتح العلبة |