| Ne zaman oğlumdan bir mektup alsam, hayal edebileceğiniz en karanlık yerde görülen bir ışık demeti gibi geliyordu. | TED | ومنذ مدة كنت أود الحصول على رسالة من ابني، كانت مثل شعاع من الضوء في أحلك مكان يمكن تخيله. |
| Her yıl, CEO'dan, bana teşekkür eden bir mektup alırım. | Open Subtitles | انا احصل على رسالة شكر من المدير التنفيذي كل سنة |
| Kriptoloji Bölümü, hesaptaki isimler ve uydurma hisseler arasında bir mesaj buldu. | Open Subtitles | بكل الأسماء والقيم الموجودة في الأسهم الخيالية وتم العثور على رسالة مُشفرة |
| Dairenin dolu olduğuna dair bir mesaj gelmedi çünkü bana. | Open Subtitles | لأنني لم أحصل على رسالة تفيد بأن الشقة محجوزةٌ اليوم |
| - Adam mesajı açık ve net anladı. | Open Subtitles | حصلتي على رسالة بصوت عال وواضح |
| Tıbbi marihuana satın almamı sağlayacak tavsiye mektubunu da aldım. | TED | حصلتُ على رسالة التوصية التي ستسمح لي بشراء الماريجوانا الطبية |
| Ardından kardeşimden evinin içinde şişman kıyafeti olan bir kutu olduğunu söyleyen bir mesaj aldım. | Open Subtitles | حصلت لتوي على رسالة من اختي تقول ان هناك صندوقاً في منزلك به حلّه للبطن |
| Howard ve Micheal, Rusi'nin mesajını aldıklarında sevdikleri resiflerle alakası olmayan dağlardaydılar. | Open Subtitles | عندما هاوارد وميشيل حصلا على رسالة روسي سافروا للجبال بعيدا عن الشعب المرجانية التي أحبّوها |
| Buraya Bolivar'a atılmış mektuplar için gelmiş görünmüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ لستِ هنا لإلقاء نظرة على رسالة إلى (بوليفار). |
| ...geçen hafta aptal bir aşk mektubu aldım. | Open Subtitles | الأسبو ع الماضي،لقد حصلت على رسالة حب غبية حقاً. |
| Gidip, üzerinde Kral Charles'ın imzası olan bir mektup bulun. | Open Subtitles | أذهب و أعثر على رسالة تحمل توقيت الملك تشارلز |
| İzin verdiğine dair bir mektup götürmem gerek okula. | Open Subtitles | علي أن أحصل على رسالة منك .تبدي بها موافقتك |
| Yani, Muskie'ye Senatör Hubert Humphrey'nin tele kızlarla görüştüğünü yazan bir mektup gönderdiğiniz gibi mi? | Open Subtitles | مثل عندما عثرت على رسالة من موسكي يقول فيها أن السيناتور همفري يقابل بعض العاهرات؟ |
| Kanada'dayken, Toronto'da beysbol oynarken bir mektup geldi. | Open Subtitles | حصلت على رسالة هنا لقد جاءتني في كندا. كُنْتُ أَلْعبُ كرة مَع تورنتو. |
| Karımın öldüğü gün oğlumdan bir mektup geldi. | Open Subtitles | في اليوم الذي توفيت فيه زوجتي حصلت على رسالة من إبني |
| Seçtiğim baladda duymanızı istediğim çok önemli bir mesaj var. | Open Subtitles | القصيدة الغنائية التي اخترتها تحتوي على رسالة مهمة و التي أريدك أن تستمع لها |
| İtalyan Bahçesi'nden düğün provanızla ilgili bir mesaj aldım. | Open Subtitles | اوه صحيح.. لقد حصلت على رسالة من الحديقة الايطالية .لبروفة حفل زفافكِ |
| Girişteki masada senin için bir mesaj buldum. | Open Subtitles | مهلا، كنت حصلت على رسالة في مكتب المدخول. |
| - Adam mesajı açık ve net anladı. | Open Subtitles | حصلتي على رسالة بصوت عال وواضح |