"عليكِ ان" - Traduction Arabe en Turc

    • zorundasın
        
    • gerekir
        
    • etmelisin
        
    Güzel giyinmek zorundasın çünkü gerçekten güzel bir yer. Open Subtitles عليكِ ان تلبسي شيئاً أنيقاً لأنه حقاً حقاً لطيف
    Lily, ona söylemek zorundasın O gelinlik bir server değerinde. Open Subtitles ليلي .. يجب عليكِ ان تقولي له .. هذا الفستان كلف ثروة
    Lily, ona söylemek zorundasın O gelinlik bir server değerinde. Open Subtitles ليلي .. يجب عليكِ ان تقولي له .. هذا الفستان كلف ثروة
    Bazen içini dökmen gerekir. Bu şekilde ne yapacağına karar verebilirsin. Open Subtitles في بعض الاحيان يجب عليكِ ان تخرجي كل هذا لتكتشفي الحل
    Kazananlardan olmak istiyorsan bazen pis oyunlar oynaman gerekir. Open Subtitles واذا اردت ان تكوني رابحة عليكِ ان تلعبي بعض الالعاب القذرة
    "O" eşyayı bulmama yardım etmelisin. Gerçekten mi? Open Subtitles عليكِ ان تساعدينى لمعرفة الورقة الرابحة للموضة
    Burada aşk hayatınla ilgili kişisel bir soruya dürüst bir yanıt vermek zorundasın Open Subtitles يتوجب عليكِ ان تجيبي على سؤال شخصي عن مواعدتك بصدق لكي تتقدمي
    Şu andan itibaren tamamen sıradan biri gibi davranmak zorundasın. Open Subtitles من الآن فصاعداً عليكِ ان تكوني طبيعية للغاية
    Yani, niye şu lanet kapıdan girer girmez başlamak zorundasın? Open Subtitles أعني، لماذا يجب عليكِ ان تبدئي بالأمر بمجرد دخولي ذلك الباب اللعين؟
    Nasıl yaparsan yap Yong Tae Yong'u buraya getirmek zorundasın. Open Subtitles عليكِ ان تحضرى هذا الوغد تاى يونج الى هنا مهما كانت الوسيلة
    Kardeşimin nişanlısı gelecek eve, yani orada olmak zorundasın. Open Subtitles خطيبة اخي .. ستأتي .. عليكِ ان تكونِ هناك
    Sahte olanları ayırt etmek için gerçek hikayeleri bilmek zorundasın. Open Subtitles انت فقط يجب عليكِ ان تعرفي القصص الحقيقيه في نظام لتُميزيها من القصص المزيّفه
    Burada bencil olmak zorundasın. Anca böyle hayatta kalırsın. Open Subtitles عليكِ ان تكوني أنانيه هنا هذه هي الطريقه لبقاءك على قيد الحياة
    Lily, Orayı terk etmek zorundasın. Open Subtitles ليلي .. يجب عليكِ ان تخرجي الآن ..
    Onu kabul etmek zorundasın. Open Subtitles سيجب عليكِ ان تتعاملى مع الامر
    Erkeklerin eğlenmelerine müsaade etmek zorundasın. Open Subtitles عليكِ ان تدعي الأولاد ليمرحوا.
    O yüzden, ona bakabilmek için aslında onunla ilgilenmiyormuşsun gibi davranmak gerekir. Open Subtitles للاهتمام به, يجب عليكِ ان تتظاهري انكِ لا تهتمين به
    Birisinin yalan beyanatını, anlayabilmek için gözlerinin içine bakman gerekir. Open Subtitles يجب عليكِ ان ترين في عين الشخص لتعرفي اذا ما يقول الحقيقة
    Beni Lula'dan uzak tutmak için, beni ancak öldürmeniz gerekir. Open Subtitles عليكِ ان تقتليني كي أبتعد عن لولا
    Cidden yardım etmek istiyorum, ama sen de bana yardım etmelisin. Open Subtitles اريدُ حقاً ان اساعدكِ عليكِ ان تساعدينني
    Ama kendini yakmamaya dikkat etmelisin. Open Subtitles يجبُ عليكِ ان تكوني حذرة ألا تحرقي نفسكِ وحسب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus