| Bunlara kilitleri bizim takmamıza izin vermemişlerdi. Çok kaliteli olmalılar. | Open Subtitles | . نحن لن نستطيع ملائمة الأقفال على هذا . هم عليهم أن يكونوا أفضل من ذلك |
| Sağlıklı, tek eşli bir ilişki istiyorlarsa samimi ve dürüst olmalılar. | Open Subtitles | اذا أرادوا علاقة أحادية مثالية عليهم أن يكونوا صادقين |
| Ama artık öyle olmak zorunda değiller. | Open Subtitles | ولكن لا يجب عليهم أن يكونوا كذلك بعد الآن |
| insanlara karşı kibar olmak zorunda değiller mi? | Open Subtitles | الأ يجب عليهم أن يكونوا متسامحين مع الناس |
| Gerçekçi olmalarına gerek yok. Üniformalarıyla gelmeleri yeterli. | Open Subtitles | ليس عليهم أن يكونوا مثيرين كلّ ماعليهم هو الظهور بذلك الزي |
| Bakın, elektronik posta ve cep telefonu kullanmayı bırakmaları için dahi olmalarına gerek yok. | Open Subtitles | اسمع، ليس عليهم أن يكونوا عباقرة ليتوقّفوا عن إستخدام البريد الأليكترونيّ والهواتف الخلويّة |
| Bu sıkışık duruma rağmen penguenler çok uyumlular. Çünkü olmak zorundalar. | Open Subtitles | بالتكدس في هذا الحشد ، فإن الطيور يكونوا ذوات طبيعة مميزة ، لكن يجب عليهم أن يكونوا كذلك. |
| Daha yaratıcı ve dirençli olmak zorundalar. | Open Subtitles | يجب عليهم أن يكونوا مبدعين و سريعي التغلب على المشاكل |
| Gidip sivilleri uyandırın. On dakika içinde gitmeye hazır olmaları gerek. | Open Subtitles | يجب عليهم أن يكونوا جاهزين للتحرك في غضون عشر دقائق |
| Yanınızda olmaları gerekir, değil mi? | Open Subtitles | ينبغي عليهم أن يكونوا معك هنا صحيح ؟ |
| Sağlıklı, tek eşli bir ilişki istiyorlarsa samimi ve dürüst olmalılar. | Open Subtitles | اذا أرادوا علاقة أحادية مثالية عليهم أن يكونوا صادقين |
| Yabancı uyruklu olmalılar ve ülkemize zarar vermeye çalışmalılardı. | Open Subtitles | عليهم أن يكونوا أجانب أو يعتزمون القيام بما يضرّ بلدنا. |
| En iyisi olmak zorunda değil, iyi bile olmak zorunda değil. | Open Subtitles | لا يجب عليهم أن يكونوا الأفضل أو حتى جيدين |
| Belki de öyle olmak zorunda değillerdir. | Open Subtitles | حسناً, ربما ليس عليهم أن يكونوا كذلك |
| Burada tanıdığım insanlar birbirlerine yakındırlar, ama olmak zorundalar. | Open Subtitles | وأنا أعلم الناس هنا ضيق مع بعضها البعض ، ولكن... يجب عليهم أن يكونوا. |
| Evet ama bir yerde olmak zorundalar. | Open Subtitles | عليهم أن يكونوا بمكان ما |
| Çok dikkatli olmaları gerek. | TED | عليهم أن يكونوا حذرين للغاية. |
| Yanınızda olmaları gerekir, değil mi? | Open Subtitles | ينبغي عليهم أن يكونوا معك هنا صحيح ؟ |