O zaman çocuğa benim yüzümden babasının gidici olduğunu söylemek zorunda kalırdım. | Open Subtitles | وعندها كان سيتوجب علي إخبار الطفل أن والدك رحل لأنني فجرتها؟ |
Eğer söylersen, ben de Peri Westmore'a kocasıyla yattığını söylemek zorunda kalırım. | Open Subtitles | حسنًا، أنا أعتقد أنه يجب علي إخبار بيري ويستمور أنك تنامين مع زوجها |
Eğer söylersen, ben de Peri Westmore'a kocasıyla yattığını söylemek zorunda kalırım. | Open Subtitles | حسنًا، أنا أعتقد أنه يجب علي إخبار بيري ويستمور أنك تنامين مع زوجها |
Şiltte isminin nasıl yazılmış olmasını sormak için aradılar ve bende birisine söylemeliydim. | Open Subtitles | لقد اتصلوا ليسألوا عن كيفية نقش اللوحة التذكارية، وتوجب علي إخبار أحد |
Çok heyecanlıyım. Birilerine söylemeliydim. | Open Subtitles | أنا متحمسة ، توجب علي إخبار أحد |
Carlos'a söylemeliyim! | Open Subtitles | علي إخبار (كارلوس) |
Kimseye söylemek zorunda değilim. Kapıda benim adım yazıyor. | Open Subtitles | ليس علي إخبار أي أحد، ذاك اسمي على الباب هناك. |
Tam da bekleme odasındaki şirin küçük kıza babasının öldüğünü söylemek zorunda kalacağımı düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | كنت قد بدأت أعتقد أنه سيكون علي إخبار تلك الفتاة اللطيفة في غرفة الانتظار بأن والدها قد مات |
Noah'ya oğluna organ nakli yapılacağını Laura'nın önünde söylemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | توجّب علي إخبار (نواه) أن إبنه سيحصل على الزراعة أمام (لورا). |
Ben de Irv'e Jacqueline'in müsait olmadığını söylemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | فكان علي إخبار (إرف) بأن (جاكلين) غير متوفرة |
Bunu Michael'a söylemek zorunda kalacağım. | Open Subtitles | يتوجب علي إخبار (مايكل) بهاذا |
Hala kimseye söylemedin mi? Hayır, önce Cooper ve Pige'e söylemeliydim. | Open Subtitles | لا ، كان علي إخبار بايج و كوبر أولاً |
Hale'e söylemeliydim. | Open Subtitles | كان علي إخبار " هيل " |