| Ama bir erkeğe karşı çekici olmaya çalıştığın zaman yavaşlaman gerekebilir. | Open Subtitles | عندما تحاولين أن تجذبي شابًا من الأفضل أن تتهادي في مشيتك |
| Çünkü şirin olmaya çalıştığın zaman kaşını kaldırıyorsun. | Open Subtitles | لأنك تعقدين حاجبيك عندما تحاولين أن تكونى لطيفة |
| Ama kanıt bulmaya çalıştığın zaman sokakta olaylar yaşanır. | Open Subtitles | لكن الأمور تحدث في الشارع عندما تحاولين أن تصنعي قضايا. |
| Sadviçleri yemeye kalktığında senden kaçmazlar. | Open Subtitles | الشطائر لا تجعلك تركضين عندما تحاولين أكلهم |
| Ve bir şeyler anlatmaya çalıştığında bunu ellerinle yaptığını fark ettim, sanki... | Open Subtitles | وأنا ألاحظ بأنّك تفعل هكذا بيديك عندما تحاولين إثبات نقطة ما |
| Şey, hasat arasında bir şey yapacak çok zamanımız olurdu ve bizde zamanımızı kek yaparak değerlendirdik... | Open Subtitles | إنهقيموعدالحصادعندما.. عندما تحاولين ألاتكون حقيقية إنها تُصنع من "ريتش كيك" |
| Clark'ın özel hayatına girmeye çalıştığın zaman neden bu kadar kızdığını anlayabiliyorum. | Open Subtitles | (الآن أتفهم لماذا يغضب منك (كلارك عندما تحاولين التدخل في حياته الخاصة |
| Bu işe yaramaz ki. Çektiğin fotoğrafları kullanmaya kalktığında kara listeye girersin. | Open Subtitles | هذا لن يجدي أبداً ، عندما تحاولين أن تستخدمي ماصورتيه |
| Bir sorunu halletmeye kalktığında başın ağrıyor, değil mi? | Open Subtitles | رأسك يؤلمك عندما تحاولين حل المشاكل, صحيح؟ |
| Duygularını saklamaya çalıştığında saniyenin beşte biri kadar bir sürede görünürler, bilirsin. | Open Subtitles | عندما تحاولين إخفاء أحاسيسك و التي تتسرب لخمسّ من الثانية |
| Birine bir şey satmaya çalıştığında karışıklık istemezsin. | Open Subtitles | لذا، عندما تحاولين أن تبيعين، فإنّكِ لستِ بحاجة لأي فوضى. |
| Çocuğuna öğretmeye çalıştığında bu ihmal değildir... | Open Subtitles | هذا ليس إهمالاً عندما ...تحاولين تعليم ولدكِ |
| Şey, hasat arasında bir şey yapacak çok zamanımız olurdu ve bizde zamanımızı kek yaparak değerlendirdik... | Open Subtitles | -أوز؟ إنهقيموعدالحصادعندما.. عندما تحاولين ألاتكون حقيقية إنها تُصنع من "ريتش كيك" |