| Güneş battığında burası boşalmış olacak. Ama o kadar vaktimiz yok. | Open Subtitles | هذا المكان سيصبح خاليا عندما تغيب الشمس، لكنّنا لا نملك الوقت لذلك. |
| Amerika'da, güneş battığında, ben nehrin eski yıkık iskelesinde oturup | Open Subtitles | أذاً , في أمريكا عندما تغيب الشمس , وأجلس بجوار النهر الحزين القديم |
| Güneş battığında dünya ters yüz olur. | Open Subtitles | عندما تغيب الشمس وراء الأفق ينقلِبُ العالمُ رأساً على عقِب |
| Güneş batar batmaz ölürüz... bizi içeri alın! | Open Subtitles | عندما تغيب الشمس سنموت جميعا... خذونا للداخل |
| Güneş battığı zaman oni yine onun peşine düşecek, değil mi? | Open Subtitles | عندما تغيب الشمس، سيقوم "الأوني" بمهاجمته مجدداً، أليس كذلك؟ |
| Philomene yolculuğa çıktığı zaman kedisi Rodrigue'ye Amelie bakar. | Open Subtitles | تبقي عند أميلي قطتها عندما تغيب قطة فلومين |
| Görünüşe bakılırsa güneş battığında durmaya programlanmışlar. | Open Subtitles | حسناً، يبدو عندما تغيب الشمس، أنهم يتوقفوا بشكل مبرمج. |
| Güneş battığında daha da kırmızı olacak. | Open Subtitles | سيكون هناكَ المزيد من اللون الأحمر... عندما تغيب الشمس. |
| Güneş battığında da heryer karanlık. | Open Subtitles | هناك ظلام في كلّ مكان عندما تغيب الشمس |
| Gün battığında düşlerine sarıl. | Open Subtitles | عانق الأحلام عندما تغيب الشمس |
| Güneş battığında Izokular gelecekler. | Open Subtitles | ، عندما تغيب الشمس سوف تخرج الـ (أيزوكو) |
| Güneş battığında... ~ | Open Subtitles | عندما تغيب الشمس |
| Güneş batar batmaz onu bulacağım Andy. | Open Subtitles | عندما تغيب الشمس، سأجدها، (اندي) |
| İpek yolunda güneş battığı zaman | Open Subtitles | عندما تغيب الشمس .. طريق الحرير |
| battığı zaman, tabutlarından çıkarlar. | Open Subtitles | عندما تغيب, يتركون توابيتهم |
| Philomene yolculuğa çıktığı zaman kedisi Rodrigue'ye Amelie bakar. | Open Subtitles | تبقي عند أميلي قطتها عندما تغيب قطة فلومين |