"عندما لا أكون" - Traduction Arabe en Turc

• Ben yokken
• olmadığım zaman
• olmadığım zamanlarda
• değilken
• olmadığımda
• Ben etrafta yokken

benim oğlumu kendinizin olarak göreceksiniz ve Ben yokken onu koruyacaksınız.
يوماً ما سترون ابني كأبنكم وستحموه عندما لا أكون هناك.

Görüyorsun işte, Ben yokken nasıl da keyfin yerine geliyor.
حتى إنك تتبول بشكل أفضل عندما لا أكون معك

Sarhoş olmadığım zaman çok utangaç olurum.
عندما لا أكون ثملة، فإن سلوكي يصبح محتشما تماما

Ben burada olmadığım zaman ikinizin yalnız olmasından hoşlanmıyorum.
لا يعجبني تواجدكما أنتما الاثنان لوحدكما عندما لا أكون هنا

Ama onun yanında olmadığım zamanlarda... ..evet, her şey çok aptalca geliyor.
و عندما لا أكون بجانبه كل شيء يبدو سخيفا

Seninle olmadığım zamanlarda, hep seninle olmak istiyorum.
،الأمر فحسب أنني عندما لا أكون معكِ فإنني أنتظر لأكون معكِ

Hayır, benimle değilken ne istersen yap.
لا، عندما لا أكون معكِ أنتِ حرة فيما تفعلين

Yalnız olmadığımda da işler hiç iyiye gitmedi. Ben yalnız olmayı seviyorum.
عندما لا أكون كذلك, لم أنجح أبداً أحب أن أكون وحيداً

Ben etrafta yokken böyle hatalar yapmamalısın.
وأنت لا تستطيعين تحمل نتائج أخطاء كهذه عندما لا أكون موجوداً بالجوار

Söylemedi demeyin. Arkadaşlarım Ben yokken çok yalnızlık çeker.
أقول, أن طاقمي يكونون وحيدين عندما لا أكون بجوارهم

Ben yokken duyduğun her şeyi bana rapor edeceksin.
ستخبرني بكل شيء سمعته عندما لا أكون موجوداً

Borular donunca Ben yokken dokunma dediğim o lanet kaynak makinesini almış ve hepsini eritmiş.
فأخذ ذلك المشعل، الذي أخبرته ألا يلمسه عندما لا أكون موجودة وأذابهم

- Buralarda olmadığım zaman yönetim ondadır.
هو يتولّى المسئوليّة عندما لا أكون متواجداً

Hayır. Bu garip çünkü onun etrafında olmadığım zaman sürekli onu düşünüyorum.
لا, هذا غريب عندما لا أكون حولها

Güzel olmadığım zamanlarda bile beni güzel bulduğun için teşekkrüler.
شكراً لك لأنك دوماً ما تراني جميلة حتىّ عندما لا أكون كذلك

Umutsuz olmadığım zamanlarda oldukça üretkenimdir.
أجد أنني منتج حقاً عندما لا أكون محطماً باليأس

Onunla olmadığım zamanlarda bile sadece oturup onu düşlüyordum, anlatabiliyor muyum?
عندما لا أكون معها، تراودني أحلام اليقظة عنها.

Hayır, yani sen yanımda değilken seni özlüyorum.
لا،أنا أَعني،أني أِشتاق لكِ عندما لا أكون معكِ.

Bu yüzden ancak ben burada değilken beşlik çakabilirsin.
من الآن فصاعداً، فقط مسموحٌ لك ضرب التحيّة عندما لا أكون هنا

Seni ben burada olmadığımda çağırmak ne aptalca!
لكن هذا سخيف منّى ، أدعوك للمجيء عندما لا أكون هنا

Ben de sık sık buraya geliyorum çünkü etrafta olmadığımda Vince üzülüyor.
يشعر بالوحدة والحزن عندما لا أكون بالجوار

Ben etrafta yokken, kalbi kırık devrimci zırvalarını sıkabilirsin.
يمكنكِ لعب دور "القلب المحطم الثّائر" عندما لا أكون هنا.