| Haydi kralına dön ya da kendini bu şehirden sonsuza dek sürgün et. | Open Subtitles | إذن، عُد إلى الملك أو ارحل إلى المنفى بعيداً عن هذه المدينة، للأبد |
| Üsse dön ve hiçbir şey olmamış gibi normal davran. | Open Subtitles | عُد إلى القاعدة وتصرف بشكل طبيعي كأنّ شيئاً لم يكن |
| Hemen Zenda'ya geri dön. Bize ihanet edeni bul. | Open Subtitles | عُد إلى زندا فى الحال إبحث عن الذى خاننا |
| Herkes gibi eve gel ve çiftliği yönet. | Open Subtitles | عُد إلى البيت لتديرَ الـمزرعة مثل باقي الأولاد |
| Bu gece gel, 10.000 dolarını vereceğim. | Open Subtitles | حسناً، عُد إلى هنا الليلة و سأحضر لك العشرة آلاف |
| Bak, şimdi git buradan evlat ve yaşıtlarınla oyna. | Open Subtitles | إذن إسمع، عُد إلى منزلك أيها الفتى وقم باللعب لوحدك. |
| Adebisi, hücrene dön. Schibetta, ofisime. | Open Subtitles | عُد إلى حُجرتِكَ يا أديبيسي شيبيتا إلى مكتبي |
| Burada kalırsan da öldürürler, bu yüzden sınıfa dön. | Open Subtitles | إذا بقيت هنا، فربّما سيقتلونك أيضاً لذا، عُد إلى الصفّ |
| Şimdi belediye binasına geri dön, ve bunlar hiç olmamış gibi davran. | Open Subtitles | عُد إلى مقر البلدية وتصرّف كأن الأمر لم يحدث |
| Koltuğumu altına batırılmış gibi görünmesini sağlıyorsun. İşine geri dön. | Open Subtitles | انت تقوم بجعل كُرسيَ يبدو وكأنه غُمِسَ في الذهب, الآن, عُد إلى العمل |
| Mavi düşlerine geri dön. O çifti de rahat bırak. | Open Subtitles | عُد إلى رؤياك الزرقاء واترك الثنائي اللطيف وشأنه |
| Onu yakalayıp masum olduğunu kanıtla ardından da sirke geri dön. | Open Subtitles | اقبض عليه، اثبت براءتك، وبعدها عُد إلى السيرك. |
| Evet. Lisene geri dön. Harika olur. | Open Subtitles | نعم، نعم، هيا، عُد إلى مدرستك الإعدادية و سيكون كل شيء على ما يرام |
| Hayır, öyle bir şey yok. gel buraya. Kahvaltı yap. | Open Subtitles | كلّا، لا تفعل هذا عُد إلى هنا وتناول فطورك |
| Tamam, onlarla görüş ve en yakın zamanda buraya gel. | Open Subtitles | حسناً، نسّق معهم ومن ثمّ عُد إلى هنا. في أسرع وقتٍ مُمكن. |
| Şimdi gel buraya da ağacı taşımaya yardım et! | Open Subtitles | والآن عُد إلى هنا وساعدنا في إدخال الشجرة |
| Kendine gel. Bugun bir sey kaybeden sadece sen degilsin. | Open Subtitles | عُد إلى رشدك، لست وحدك من خسر شيئًا اليوم. |
| Kendine gel. Bugün bir şey kaybeden sadece sen değilsin. | Open Subtitles | عُد إلى رشدك، لست وحدك من خسر شيئًا اليوم. |
| Buraya gel, tatlı çocuk. | Open Subtitles | عُد إلى هنا، أيها الفتى الصغير |
| İçeri gir moruk. git içmeye devam et. | Open Subtitles | ارجع إلى الداخل، أيها العجوز، عُد إلى احتساء شرابك. |
| Sadece oluşturduğunuz yardımcı o güzel, barış dolu bir dünya için geri dönün. | Open Subtitles | فقط عُد إلى ذلك العالم الجميل المسالم الذي ساعدت بتكوينه |
| Arabanın arkasına geç, Wally. | Open Subtitles | عُد إلى السيارة اللعينة يا والي |