"غير مريح" - Traduction Arabe en Turc

    • rahatsız edici
        
    • uygunsuz
        
    • rahat değil
        
    • nahoş
        
    • Biraz rahatsız
        
    • rahatsızlık verici
        
    • rahatsız bir
        
    • - Rahatsız
        
    • rahatsız ediyor
        
    • rahatsız ediciydi
        
    Fazla iç içe ve rahatsız edici sessizlikte olup oyunbaz şekilde bozulmayı beklerler. TED إنها أماكن بها ألفة، هادئة هدوء غير مريح واستجداء القليل من التشويش الهزلي.
    Bunu bana yaptırman doğru değildi. Gerçekten rahatsız edici bir durum. Open Subtitles من الظلم حقاً أن تجعلينى أقوم بهذا هذا غير مريح للغاية
    Sizi rahatsız edici bir konuma sokmak istemem ama, ...bazı araştırmalar yaptım. Open Subtitles لا أقصد أن أضعك في موقف غير مريح, لكني قمت ببعض البحث.
    Belki uygunsuz olabilir, Kitty. Ama biz birlikte çok zaman geçiriyoruz. Open Subtitles قد يكون الأمر غير مريح لكن بوسعنا قضاء كثير من الوقت معًأ
    Burası hiç rahat değil dostum. Burada hareket bile edemiyorum. Open Subtitles هذا المكان غير مريح يا رجل لا يمكن حتى التحرك فيه
    Ben de kendimi nahoş bir pozisyona soktum ama yine de hayır dedi. Open Subtitles عرضت أن أقوم بوضع غير مريح جداً ومع ذلك فقد رفض
    Biraz rahatsız etmeye başlamıştır. Open Subtitles راشيل: نعم. يجب أن يكون الحصول على غير مريح.
    Bunun bir sebebi, öncelikleri sıralamanın çok rahatsızlık verici olmasıdır. TED والسبب الوحيد هو ان الاولويات شيء غير مريح عادة .
    - Üzgünüm, rahatsız edici olduğunu biliyorum. - Hayır, sorun değil. Open Subtitles أسفة أعلم بأن هذا غير مريح لك , لا ليست مشكلة
    Şu an burada rahatsız edici bir gerginlik hissediyorum çünkü bu elbiseyi giymemeliydim. TED وإنني أشعر بأن هناك توتر غير مريح في الغرفة الآن لأنه لم يجب علي أن أرتدي هذا الفستان.
    En azından kendim için, dışarı çıkmak birazcık rahatsız edici. TED فبالحديث عن نفسي أشعر أن ذلك غير مريح قليلا.
    Bu da, güneşli bir günde neden favori Metallica tişörtünüzü giymenin rahatsız edici olduğunu açıklar. TED وهذا، بالمناسبة هو سبب كون ارتداء قميص ميتاليكا المفضل لديكم غير مريح في يوم مشمس.
    Gerçekten de rahatsız edici bir duygu bütün malzemeler gelirken ve bütün Sony takımı, ve insanlar izleyiciler için ayrılmış yerlerinde oturuyor olacaklar. TED و هو شعور غير مريح بالمرة عندما جاءت كل المعدات و فريق شركة سونى و الحضور على وشك الجلوس.
    İnsanların rahatsız edici durumlarda rahat hissedebilmeleri için elimden geleni yapıyorum. Keder oldukça rahatsız edici bir duygu. TED أنا فقط أحاول أن أفعل ما بوسعي لجعل المزيد من الناس مُرتاحين مع غير المُريح، والحزن غير مريح مطلقًا.
    Biraz geri gelmeme ve rahatsız edici bir soru sormama izin verin. TED اسمحوا لي بالرجوع إلى الخلف وطرح سؤال غير مريح:
    Üzgünüm, rahatsız edici olduğunun farkındayım. Hayır, sorun değil. Open Subtitles أسفة أعلم بأن هذا غير مريح لك , لا ليست مشكلة
    Şimdi biraz uygunsuz oldu diye hemen gerçekçi mi olacağız? Open Subtitles الأن أصبح الأمر غير مريح و يجب علينا أن نكون واقعيين ؟
    Bekle, oturak hiç rahat değil. Open Subtitles انتظر، هذا المقعد غير مريح حقا.
    Sizi böylesi nahoş bir olaya bulaştırdığım için çok üzgünüm. Open Subtitles أنا جد آسف لتوريطك بهذا. الأمر غير مريح.
    - Bu kadar çok şey bildiğin için... - ...Biraz rahatsız oldum. Open Subtitles امتلاكك هذه المعلومات يضعني في موقف غير مريح
    Efendim, yeni sipariş ettiğiniz ucuz steteskopların rahatsızlık verici derecede sıkı olduğu konusunda şikâyetler alıyoruz. Open Subtitles سيدي ، وصلتنا بعض الشكاوي تقول أن السماعات ذات السعر المخفض التي طلبتها ضيقة بشكل غير مريح
    Tamam, sıcak ve rahatsız bir ortam olabilir, ama bu gün ölmeyeceksin. Open Subtitles أسمع، أنه يوم حار و غير مريح ، ولكنك لن تموت اليوم
    - rahatsız edici tek kısmı bana bağırdığın zamandı. Open Subtitles لم يكن وضعًا غير مريح سوى عندما نقرت على رأسي
    rahatsız edici. Baktığında rahatsız ediyor insanı. Open Subtitles منظر غير مريح غير مريح للنظر إليه، أعلم ذلك
    Şaşırtıcı ve rahatsız ediciydi. Open Subtitles غير مريح هل تعرفين ماهو غير المريح؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus