"فأرجو أن" - Traduction Arabe en Turc

    • lütfen
        
    • umarım
        
    Bu yüzden lütfen biriyle buluşun ve tartışın ve bundan çok zevk alın. TED فأرجو أن تلتقوا بأشخاصٍ جُدد وتتناقشوا معًا وتستمتعوا بذلك جيدًا.
    Su yatağı için arıyorsanız, lütfen ayrıntılı bir mesaj bırakın. Open Subtitles "إن كنت متصلاً بشأن السرير المائي، فأرجو أن تترك رسالة"
    Dinle, bir daha kız kardeşimi bir yere götürdüğünde lütfen bizi ara ve orada iyi olduğunuzu bildir, tamam mı? Open Subtitles اسمع، في المرة القادمة عندما تأخذ أختي لمكان ما، فأرجو أن تتصل لتُخبرنا بأنكم وصلتم بأمان، مفهوم؟
    - Sadece bir soru Madem sadece bir soru, umarım cevaplamaya zorlamazsın. Open Subtitles ،إذا كان سؤال عاديا ً فأرجو أن لا ترغمني على الإجابة
    Madem sadece bir soru umarım cevaplamaya zorlamazsın. Open Subtitles ،إذا كان سؤال عاديا ً فأرجو أن لا ترغمني على الإجابة
    Bir şey fark ederseniz lütfen ihbar hattını arayın. Open Subtitles حسناً، إن لاحظت أيّ شيء فأرجو أن تتصل بالخط الساخن
    Bana gelince, lütfen Gaziler Günü'nüzü kutlamayı unuttuğum için beni affedin. Open Subtitles بالنسبة لي، فأرجو أن تعذرني لنسيان أن أهنئك بمناسبة يوم قدامى المحاربين
    Onları öldürmemi emrediyorsanız, lütfen beni şimdi burada güvenlik şefi rütbesine yükseltin ve klan kurallarına bağlı olarak efendimizin maaşıma 500 koku, zam yapması için söz vermesini sağlayın. Open Subtitles ،وإن أمرتني بقتلهما فأرجو أن ترقـّيني إلى رتبة شرطي مكلـّف هنا والآن وأن أحصل على وعد من مولانا لزيادة نصيب إقطاعي إلى 500 فدان
    lütfen buraya gelip ona yardım eder misin? Open Subtitles فأرجو أن ينزل هنا وإنقاذ لها للخروج؟
    Bay Matsuda, eğer ölmekten korkuyorsanız, lütfen takımdan çıkın. Open Subtitles ماتسودا-سان إن كنت خائفاً من الموت فأرجو أن تترك هذا الفريق
    Bay Matsuda, eğer ölmekten korkuyorsanız, lütfen takımdan çıkın. Open Subtitles ماتسودا-سان إن كنت خائفاً من الموت فأرجو أن تترك هذا الفريق
    Eğer hayatıma Tanrı'nın takdiriyle veda edeceksem Tanrı'm merhametinle karıma ve aileme lütfen iyi bak. Open Subtitles إن فقدت حياتي بمشيئتك، فأرجو أن تعتني بزوجتي وعائلتي"
    lütfen bana nereden alışveriş yaptığını söyler misin? Open Subtitles فأرجو أن تقول لي فقط أين تتسوق ؟
    Şey, eğer fikrini değiştirirsen, lütfen bizi bilgilendir. Open Subtitles حسنٌ لو غيّرت رأيك، فأرجو أن تعلمينا
    lütfen şurayı imzalar mısınız şimdi? Open Subtitles الآن، فأرجو أن مجرد التوقيع هنا؟
    Bu yüzden lütfen dikkatli düşün. Open Subtitles فأرجو أن تتأملهم بعناية
    Ama yapamıyorlarsa, umarım bunu ona söylerler. Open Subtitles وأنا أتمنى ذلك ولكن إن لم يكن هناك امل فأرجو أن يخبروها بذلك
    Eğer Dava'dansa umarım ölmüştür. Open Subtitles لو أنها تنتمي إلى (القضية) فأرجو أن تكون قد ماتت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus