Bilmiyorum, sadece bu şeyin içinden her şeyi daha iyi görüyorum. | Open Subtitles | لا أعلم , فأنا أرى بشكل أفضل من خلال هذه الأشياء |
Öğretmen olarak, sınıfımı sadece yetenek ve bilgi oluşturan bir yer olarak değil ayrıca anlayış ve umudu oluştuğu bir laboratuvar olarak görüyorum. | TED | كمعلمة، فأنا أرى غرفة صفي كمختبر لا يخلق مهارات ومعرفة فحسب بل فهمًا وأملاً كذلك. |
Çünkü ben tüm dünyaya, imkansız gibi görünenin, aslında normal olabileceğini göstermeyi görevimiz olarak görüyorum. | TED | فأنا أرى أن من مسؤولياتنا أن نُظهر للعالم أن ما يبدو مستحيلًا قد يصبح عاديًا. |
Bilmez miyim? Her gün onlardan görüyorum. | Open Subtitles | بالطبع أعلم فأنا أرى مثل هذه الأشياء كل يوم |
Ama yine de öğrettiğin gibi her baktığım şeyde bir fırsat görüyorum. | Open Subtitles | ولكني ما زلت كما علمتني فأنا أرى فرصة في كل شئ |
Çünkü görüyorum ki, eskiden birer haydut olan iki kardeşimiz de ...İslam'ın kollarına sığınmışlar. | Open Subtitles | فأنا أرى أشخاص كانوا لصوص أراذل و أوباش و قد اهتدوا بالإسلام |
Kimin öldüğü umurumda değil. İnsanların öldüğünü hep görüyorum ben. | Open Subtitles | أنا لا أهتم بمن يموت فأنا أرى الموت دائماً |
Sen kendinde görmesen de o gücü ben sende her gün görüyorum. | Open Subtitles | و رغم أنك لا ترين هذا بنفسك ، فأنا أرى تلك القوة فيك كل يوم |
Bu işi yapıyorum, asla göremeyeceğimi sandığım şeyleri görüyorum. | Open Subtitles | فأنا أرى و أقوم بأشياء لم أتخيل أننى يمكننى رؤيتها فيما سبق |
Dudaklarının oynadığını görüyorum ama ne dediğini anlamıyorum çünkü kaltakça bilmiyorum. | Open Subtitles | آسف، أدري بانك تتحدث، فأنا أرى شفاهك تتحرك، ولكنني لا أفهم ما تقوله.. |
bu yüzden kusurlarını görüyorum. | Open Subtitles | تماماً, لأنني لستُ بشريه فأنا أرى الخلل فيكِ |
Ben... Ben insanlar senden neden korkuyor hiç anlamıyorum. Yani ben burada kimseyi incitmeyecek bir adam görüyorum. | Open Subtitles | لا أفهم لما يخافك الناس فأنا أرى رجلاً لن يقدم على إيذاء أحد |
Sen orada yüzsüz, isimsiz bir kaynak görürken ben bir çocuk görüyorum ve ona öyle davranacağım. | Open Subtitles | إذا كنت ترى بالداخل مجرد مصدر للعدوى مجهول الملامح والهوية، فأنا أرى صبياً، وأنا أنتوي معاملته على هذا النحو. |
Seni teselli ederse, ben de sürekli yattığım kişileri görüyorum. | Open Subtitles | وإن كان هناك شيءٌ للمواساة، فأنا أرى من مصيتُ لهم طوال الوقت. |
Bu da beni, adadaki rollerimiz ne olacak diye düşündürmeye başladı. Şu an burada 3 tane becerikli adam görüyorum. | Open Subtitles | وجعلني ذلك أفكر بشأن أدوارنا على هذه الجزيرة فأنا أرى ثلاثة رجال بارعين جدًا، صحيح؟ |
Gözlerimi kapatınca binanın yıkılışını görüyorum. | Open Subtitles | عندما أغمض عيني فأنا أرى المبنى وهو يتهدم |
Bosna'daki savaşın bir taslağını tekrar görüyorum. | TED | فأنا أرى نموذج آخر للحرب في البوسنة. |
onların gözleriyle görüyorum.. Onlar da benimkilerle.. | Open Subtitles | فأنا أرى بعينيها وهم يرون بعيناى |
Gördüğünü görüyorum, hissettiğini hissediyorum. | Open Subtitles | فأنا أرى ما تراه وأشعر بما تشعر بهِ |
Gözlerinin içine baktığımda, geleceği görüyorum. | Open Subtitles | عندما أنظر خلال عيونك فأنا أرى المستقبل |