| O yüzden, mutlaka ara beni. ara beni. | Open Subtitles | يجب أن نتصرف بسرعة لذلك عليك أن تتصل بي، فاتصل بي |
| Huck... Son anda vaz geçersen ara beni. | Open Subtitles | هاك، إن احتجت من يمسكك فاتصل بي |
| Bugün bir şeye ihtiyacın olursa ara beni. | Open Subtitles | إن احتجت إلى أي شيء اليوم فاتصل بي |
| 50 adamım ve hazırda bekleyen binlerce dolar değerinde teçhizatım var, bu yüzden eğer onlara bir ay beklemelerini söylemek istersen, beni ara. | Open Subtitles | تحت يدي خمسون رجلاً وآلاف الدولارات يستحقون الانتظار إذا أردت أن تخبرهم أن ينتظروا شهراً فاتصل بي |
| Arabayı çekmişler. Bu mesajı alır almaz beni ara. | Open Subtitles | وقد نقلوا السيارت، فاتصل بي بأسرع ما يمكنك. |
| Konuşmak isterseniz beni arayın. | Open Subtitles | على أية حال، إن أردت التحدث إلي فاتصل بي |
| O yüzden ara beni, puşt herif. Hemen ara! ara beni! | Open Subtitles | فاتصل بي أيها الجبان هيا، اتصل بي |
| ara beni, olur mu? | Open Subtitles | فاتصل بي اتفقنا؟ |
| Şu anda ne yapacağımı bilmiyorum. O yüzden Liam, ara beni. | Open Subtitles | والآن أجهل ما عليّ فعله لذا فاتصل بي يا (ليام). |
| Kontrol ettirmek istersen beni ara. | Open Subtitles | إن أردتَ استشارة يوماً ما فاتصل بي |
| -Bir şey bulursan, beni ara. | Open Subtitles | أنت، لو عثرت على أي شيء فاتصل بي أولاً |
| beni ara. | Open Subtitles | أي شيئ,فاتصل بي |
| Neyse, eğer gelirse beni ara, işi bitiririz. | Open Subtitles | إن عاد فاتصل بي وسننهي العمل |
| Şimdi zamanımı bilmiyorum ama eğer mümkünse beni ara. | Open Subtitles | اذا عدت فاتصل بي |
| O hamburgerciyi bulduğunuz anda gece gündüz fark etmez, beni arayın. | Open Subtitles | إن وجدت ذلك البيرغر فاتصل بي ليلا أو نهارا |
| Eğer bir şeye ihtiyacınız olursa beni arayın. | Open Subtitles | إن احتجتَ لشيء فاتصل بي |