| Veya kız psikiyatristle tanışır, kız 10 yıl boyunca terapiye gider. | Open Subtitles | أو فتاةً تُقابلُ طبيباً نفسياً تتلقى الفتاة العِلاج لعَشر سنوات قادمَة |
| Bak, sırf aptal bir kız kalbini kırdı diye üniversiteyi bırakamazsın. | Open Subtitles | اسمع، لا يمكنك ترك الكلّيّة لمجرّد أنّ فتاةً حمقاء فطرتْ قلبك. |
| Çünkü sende kötü giden şeyleri yürütmeye çalışan kız tipi var. | Open Subtitles | لأنّكِ تبدين فتاةً من النوعِ الذي يحاول صنع الطيّب من الخبيث. |
| Sana bak. Hicbir zaman kücük sehir kızı olmadın. | Open Subtitles | أنظري إلى نفسكِ لم تكوني فتاةً عادية ابداً ياعزيزتي |
| Genç bir kızla düşüp kalkıyorsan daha dikkatli olman gerekir. | Open Subtitles | لقد كان يضاجع فتاةً شابة، كان عليه أن يكون حذرًا. |
| Kendi evimde, savunmasız bir genç kızın peşine düşüp ahlâksızca tekliflerimle onun şerefiyle oynamış mıyımdır? | Open Subtitles | ليس ذنبي أني طاردت في بيتي فتاةً لا تملك لنفسها دفاعا, وأسأت إليها بعروض دنيئة |
| 2 tane 8. sınıf öğrencisi erkek, 8. sınıf öğrencisi bir kıza tecavüz ederken sen kapıda gözcülük yaptın. | Open Subtitles | وقفتَ تحرُس بينما كان فتَيَان من الصّف السادس يغتصِبان فتاةً |
| Babasının sevgisini bekleyen mavi elbiseli... küçük bir kız hatırlıyorum. | Open Subtitles | فأنا مثلاً أتذكّر فتاةً صغيرة بفستانٍ أزرق تريد محبّة والدها |
| Sonsuza dek küçük bir kız olarak kalamazdı, bu yüzden gitti. | Open Subtitles | لا يمكنها أن تبقى فتاةً صغيرة إلى الأبد، لذلك السبب غادرت. |
| Gelecekteki Afrika'daki geleneksel bir aileden gelen Afrikalı bir kız galaksideki en iyi üniversiteye kabul edilse ve gezegeninden uzaklaşsa ne olurdu? | TED | ماذا لو أن فتاةً من عائلة محافظة في مكانٍ ما في أفريقيا المستقبلية قُبلت في أحسن جامعة في المجرة، أجمع؟ |
| "...bir palmiyenin gölgesinde uyuyan genç bir kız gördü. | Open Subtitles | رأى فتاةً يافعةً نائمة في ظلال شجرة الدلب |
| - O herhangi biriyle çıkabilir... bu kişi bir kız ve istekli olduğu sürece. | Open Subtitles | إلى أي درجة هو قد يخرج مع أى أحد ما دام ذلك الشخص فتاةً ولا تمانع |
| Onu 12 yaşında bir kız gibi görmüyorum. | Open Subtitles | لا أقصد أنني أعتبرها فتاةً في الـ12 من عمرها |
| Serbest bırakılmasından üç ay sonra bir kızı daha mı öldürdü? -Dedektif Taylor olmasaydı... | Open Subtitles | بعد تسريحه بثلاثة أشهر أغتصب وقتل فتاةً أخرى |
| Ben bir keresinde senin gibi hoş bir kızı serserilerden kurtarmıştım. | Open Subtitles | ذات مرة أنقذت فتاةً جميلة مثلكِ من الأشرار |
| Ameliyat edilemez bir tümöre sahip bir kızı mı kurtaracağım? | Open Subtitles | أنقذ فتاةً مصابةً بورمٍ غير قابلٍ للتداخل؟ |
| Ama bir gün İris, Soğan adında bir kızla tanışır. | TED | ولكن في يوم من الأيام تقابل فتاةً تدعى بصلة. |
| kız geldi ama ajansta bir karışıklık yaşanmış ve korkarım yolladıkları bu yeni kızın yaşı her zamankinden büyük. | Open Subtitles | لقد وَصَلت، لكن كان هناك بعض الإلتباس في الوكالة وقد أرسلوا فتاةً جديدة، والتي أخشى أنّها تبدو أسنّ من المألوف. |
| Danışmanım, bir kıza tecavüz ediliyor sanmış. | Open Subtitles | اعتقدَ مسئول السكن أنّ فتاةً تعرّضتْ لاعتداء |
| Karım olmayan 19 yaşındaki birini nasıl Hindistan'a götürebilirim ki? | Open Subtitles | كيف لي أن أصطحب إلى الهند فتاةً في التاسعة عشرة ما لم تكن زوجتي؟ |
| Keşke onunla birkaç yıl önce karşılaşsaydın. Öyle iyi bir kızdı ki. | Open Subtitles | أَتمنى لو أنك قابلتها منذ عدة سنوات, لقد كانت فتاةً جيدة حقاً |
| Sevmediğim biriyle evlenmeyeceğim veya ona yardım edişimin verdiği tatmin duygusunu ona yaşatmayacağım. | Open Subtitles | لن أتزوّج فتاةً لا أحبّها، و لن أعطي ذاك الطاغية شعورَ الرضى بمساعدته. |
| Zengin avcısısın. Koca memeli kirli kötü kadın. | Open Subtitles | إنّك فقط فتاةً ذو نهود كبيرة تسعى خلف الأموال قذرة. |
| Ama bir hatun, yani biz hatun diyoruz seninkini ağzına almak isterse ve bu bahsi geçen olayın cumartesi maçı kazanmamıza yardım edeceğini bilirsen yapardın, değil mi? | Open Subtitles | لكن إن كانت فتاة لنسميها فتاةً إن أرادت أن تعطيك واحداً و أنت تعلم أن بقولك جنساً فموياً |
| Küçük bir yabancı kızdım. | Open Subtitles | لقد كنت فتاةً أجنبيةً صغيرة |
| Çok hoş bir kızsın, eğer söylememde sakınca yoksa. | Open Subtitles | أنت حقاً فتاةً جميلة جداً لو تسمحي لي بقول ذلك |
| Şansa, ben yeterince düşünen bir kızım ve onu yurtdışına göndermek için bir planım var. | Open Subtitles | ولحُسنِ الحظ، أنا نوعاً ما فتاةً تُحب أخذ الإحتياطات ولديّ خُطه لإخراجُه من البلاد |