| Neden arka taraflara gidip oynaşmak için... o küçük kızlarından birisini bulmuyorsun. | Open Subtitles | لماذا لا ترجع الي الأسفل وتبحث عن إحدي فتياتك لكي ترقص معها |
| Neden arka taraflara gidip oynaşmak için... o küçük kızlarından birisini bulmuyorsun. | Open Subtitles | وتبحث عن إحدي فتياتك لكي ترقص معها الأمر ليس كما تظنينه انها فقط فتاة رقصت معي. |
| Jack , senden beni bunu takarken bir resmimi yapmanı istiyorum şu Fransız kızların gibi... | Open Subtitles | أريدك أن ترسمني مثل فتياتك الفرنسيات مرتدية هذا |
| Hiç bilmezdim siz kızların böyle konuştuğunu. | Open Subtitles | لم أكن أعلم حتى أن فتياتك يتحدث بهذه الطريقة |
| Kızlarının artık büyüdüğünü biliyorum ama onlar için ne kadar zor olacağını düşün. | Open Subtitles | أعرف أن فتياتك أكبر عمرا الان لكن فكر كم سيكون هذا صعبا عليهن |
| Sana kirayı, kızları eğiterek ödememizi istemez misin? | Open Subtitles | هل تريدين أن تري فتياتك متعلمات ؟ |
| Bizimle işbirliği yap Donnie bize her şeyi söyle ve böylece kızlarını tekrar görebilirsin. | Open Subtitles | تعاون معنا فقط دوني أخبرنا بكل شيء و امنح نفسك فرصة لترى فتياتك مجددا |
| Bense bunu sen evlendikten sonra bile devam ettiririz diye düşünüyordum, senin kızlarınla birlikte. | Open Subtitles | و أنا ظننت أن هذه عادة سنظل نفعلها حتى بعد زواجك مع فتياتك |
| Bu kızlardan, genç kızlardan hoşlanan bir adam tanıyan var mı öğrenmem gerek. | Open Subtitles | أودّ أن أعلم ما إذا أيّ من فتياتك يعرفون رجلاً يحبّ الفتيات الشابّات. |
| kızlarınızdan biri, belki de 15 yıl önce Portekizce konuşuyor muydu? | Open Subtitles | هل كانت لديك أي من فتياتك من 15 عاما تتحدث البرتغالية؟ |
| "Beni şu Fransız kızlarından biri gibi çizmeni istiyorum üzerimde bununla üzerimde sadece bununla." | Open Subtitles | أريدك أن ترسمينى مثلما ترسمين فتياتك الفرنسيات و أنا أرتدى هذا و أنا أرتدى فقط هذا |
| kızlarından uzak olmak çok zor olmalı. | Open Subtitles | يبدو أنه من الصعب عليك أن تبقى بعيداً عن فتياتك |
| Benimle oyun oynama. Ben kızlarından biri değilim. | Open Subtitles | لا تلهو معى يا " لارى" لست واحدة من فتياتك |
| Hiç bilmezdim siz kızların böyle konuştuğunu. | Open Subtitles | لم أكن أعلم حتى أن فتياتك يتحدث بهذه الطريقة |
| Ama Glee kulübü dışında senin kızların pek bir şansı yok hayatta. | Open Subtitles | لكن خارج نادي الغناء فتياتك ليس لديهم الكثير ليحصلو عليه |
| Gel hadi. Kızlarının sana her zamankinden daha çok ihtiyacı var. | Open Subtitles | هيا، فتياتك بحاجة إليكَ الآن أكثر مما سبق |
| "Daniel Meade kızları"ndan bir başkası haline gelmek istemiyor. | Open Subtitles | هي لا تريد أن تصبح إحدى فتياتك |
| Onlar buraya geldiği anda, kızlarını alıp gidebilirsin. | Open Subtitles | ،وبمجرد أن يصلن إلى هنا .يمكنك أخذ فتياتك والرحيل |
| Seninle ve kızlarınla birlikteyken, hayatımın oynanacak daha uzun bir devresi kaldığını hissediyorum. | Open Subtitles | عندما أكون معك ياتيري مع فتياتك أشعر كأنه يوجد بقية في حياتي يجب أن أعيشها |
| Ama anlaşılan benden önce davranmışsın. Kimbilir belki de o tanımadığın kızlardan mızlardan biriyle berabersindir. | Open Subtitles | من الممكن ان تكون هناك بالفعل مع احدى فتياتك التى لا تعرفهم |
| Daha kimliğini bilmiyoruz fakat kızlarınızdan birini King Edward Oteli'nde ölü bulduk. | Open Subtitles | لا تملكين أي هوية لحد الآن ولكننا وجدنا واحدة من فتياتك في فندق الملك إدوارد |
| Seni ödüllendireceğim. Kadınlarından sadece biri ölecek. | Open Subtitles | سأكافئك واحدة فقط من فتياتك ستموت |
| Kızlarına fırsat verme şansını elinden kaçırıyorsun bence. | Open Subtitles | اعتقد انك فقدت فرصة لاعطائ فتياتك فرصة ثانية |
| Biliyor musunuz, Kızlarınız sizinle dalga geçiyorlar. | Open Subtitles | تريد أن تعرف ما تظنه فتياتك عنك سيد ميريل؟ بناتك تستهزئ بك |
| Ve siz, madam, şu kızlarınızı alıp bu sarhoş kuşu da paketleyip, defolun! | Open Subtitles | وانت سيدتي، خذي فتياتك هؤلاء وهذا الببغاء الثمل واخرجوا |