"فلا بأس بذلك" - Traduction Arabe en Turc

    • sorun yok
        
    • sorun değil
        
    Gerçek amcan olmadığımdan, anneni öpmemde sorun yok bu normal. Open Subtitles لكنني لست حقاً عمك لذا إذا رأيتني أُقبل أمك فلا بأس بذلك
    Peşimde aptalca davranıp beni görmek için can attığın için paramı almak istemiyorsan, sorun yok. Open Subtitles وإن لم ترغب في أخذ مالي لأنّك تتحرّق شوقاً لتراني أجعل من نفسي محط للسخرية، فلا بأس بذلك.
    Bak, istediğin arkadaşlıksa benim için de sorun yok. Open Subtitles انظر، إن كان ما تريده مجرد صداقة فلا بأس بذلك.
    Eğer siz ikiniz sikinizi ıslatmak istemiyorsanız, sorun değil. Open Subtitles إنكنتمأنتمالإثنينلاتريدانأنتبللاًعضويكما، فلا بأس بذلك بالنسبة لي
    Dinle, eğer ana kuzusu olmak istiyorsan, sorun değil. Ama bizi de aşağı çekme. Open Subtitles ,أنظر, إن كنت تود أن تكون مدلل أمك فلا بأس بذلك و لكن توقف عن تثبيطنا يا رجل
    Eğer arkadaşlarından birisi sana sakso çekmek isterse, sorun değil. Open Subtitles إذا أراد أحد أصدقائك ملاطفتك فلا بأس بذلك
    Bana kalacak bir yer verecekse hiç sorun yok. Open Subtitles إن كان هذا سيوفر لي مكان لأعيش به، فلا بأس بذلك
    Bak, eğer kar etmek istemiyorsan sorun yok. Open Subtitles اسمعني، لو لم ترغب في جني الأرباح فلا بأس بذلك
    Teğmen, sebep her ne ise, benim için sorun yok... arazime geri döneyim de. Open Subtitles أيّها الملازم، أيّاً كان السبب ... فلا بأس بذلك بالنسبة لي طالما أنّني سأستعيد مكاني
    İptal edilmediyse, sorun yok. Open Subtitles إن كان الأمر هكذا فلا بأس بذلك
    Benim açımdan gerçekten sorun yok. Open Subtitles فلا بأس بذلك بالنسبة لي
    Ama biliyorsun Kives, kendince sebepleri var. sorun yok. Open Subtitles (حسنٌ , لكن كما تعلم , يا (كيفز . لقد كانت لديهِ أسبابه فلا بأس بذلك
    - Ama Eric kullanıyor, yani sorun yok. Open Subtitles -لكن (إيريك) يقود، فلا بأس بذلك
    Benimle konuşmak istemen veya istememen sorun değil. Open Subtitles إذا أردت التكلم إلي فلا بأس وإذا لم تريدي ذلك فلا بأس بذلك أيضاً
    Ama dışarıda beklemek istersen de sorun değil. Open Subtitles لكن إن أردت الانتظار خارجاً فلا بأس بذلك أيضاً
    Şiirlerinizde veya romanlarınızda çelişirseniz, bu sorun değil. Open Subtitles إذا كنت تناقض نفسك في رواياتك او قصائدك... فلا بأس بذلك
    Eh, yeniden binmek için sekiz yıl beklerim diyorsan, benim için sorun değil. Open Subtitles حسنا ، اذا أردت ان تنتظر 8 سنوات أخرى حتى تعود لقيادتها فلا بأس بذلك...
    Dışarı çıkmak istemiyorsan sorun değil. Open Subtitles إذا لم تريدين الخروج فلا بأس بذلك
    Yani söylemek istersen sorun değil. Open Subtitles لذا، إذا أردتِ إخباره، فلا بأس بذلك.
    Eğer müzikalinizde beni istemiyorsanız bu sorun değil. Open Subtitles إذا لم ترد مني أن أكون في مسرحيتك الموسيقية... فلا بأس بذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus