| Eğer o adamı ben mıhlamış olsaydım hiç kimse cesedini bile bulamazdı. | Open Subtitles | لو كنتُ قد قتلتُ ذلك الرجل، فلمْ يكن ليجد أحد جثته. |
| Ama bu iş ve eğitim yoğunluğunda hiç boş hafta sonum bile olmadı. Başka planım var. | Open Subtitles | والتدريبات، فلمْ أحظَ بإجازة أسبوعيّة منذ مُدّة، وإنّ لديّ خُطط بالفعل. |
| Bunların hiçbiri olsun istemezdim. hiç kimse zarar görsün istemedim. | Open Subtitles | ما كنتُ أقصد لأيّ من هذا أن يحدث، فلمْ أكن أقصد أن يتعرّض أحد للأذى. |
| Neden bahsettiğinizi bilmiyorum. Bunları daha önce hiç görmedim. | Open Subtitles | لا أعلم ما تتحدّث عنه، فلمْ يسبق أن رأيتُ هذه الأشياء من قبل. |
| ...ve Zoric'i tutuklayacağız. Ama işler ters giderse hiç bir şeyden haberleri olmayacak. | Open Subtitles | ولو فشلت الأمور، فلمْ يسمعوا خبراً عن تواجدنا هُنا. |
| Ama patlarsa onu daha önce hiç görmedim. | Open Subtitles | لكن إن فشلت، فلمْ يسبق أن رأيتها قط في حياتي. |
| Üzgünüm, bu adamı daha önce hiç görmedim bile. | Open Subtitles | فلمْ يسبق حتى أن رأيتُ الرجل من قبل. |
| Ama sihri bulmak mı? Bu hiç kolay olmadı işte. | Open Subtitles | أمّا العثور عليه فلمْ يكن سهلاً. |
| Ben hiç evlenmedim. | Open Subtitles | لا أعلم, فلمْ أجرّب الحياة الزوجيّة. |
| Yani el fenerini hiç almadığını. | Open Subtitles | فلمْ يكن المصباح بحوزته أبداً إذن. |
| - Daha iyi hissedeceksen, ben de hiç keyif almadım. | Open Subtitles | إنْ كان قولي يريحك فلمْ أستمتع بعلاقتنا |
| Doğrusunu isterseniz, Majesteleri... çok uzun zamandır hiç mutlu olmadım. | Open Subtitles | إنْ كنتِ تريدين الحقيقة يا صاحبة الجلالة... فلمْ أكن سعيداً لزمن طويل جدّاً |
| Tamamen teorik. hiç olmadı. | Open Subtitles | رقم نظريّ تماماً، فلمْ يحدث قط. |
| Onu üç yaşımdan beri hiç görmedim. | Open Subtitles | فلمْ أره منذ كنتُ في الثالثة - |
| Sana Andre'yi anlattığımda nasıl öldüğünü sormadın hiç. | Open Subtitles | حين حكيت لك عن (أندري)، فلمْ تسألني كيف مات. |
| Sana Andre'yi anlattığımda nasıl öldüğünü sormadın hiç. | Open Subtitles | حين حكيت لك عن (أندري) فلمْ تسألني كيف مات |
| Ella'nın dergiyi tehdit etmesine gelecek olursak böyle bir şeyi hiç duymadım. | Open Subtitles | فيما يتعلّق بتهديد (إيلا) للمجلّة، فلمْ اسمعها تقول ذلك قط. |
| Onu kimse yenemedi, hiç. | Open Subtitles | فلمْ يسبق أن هزمه أحد قط. |
| - Bu sefer hiç zahmet etmedin. | Open Subtitles | فإنّك تتصّلين عادةً. -أمّا هذه المرّة فلمْ تزعجي نفسك حتّى . |
| Kubbe daha önce hiç böyle bir ses çıkarmadı. | Open Subtitles | -لا أعلم... فلمْ تُصدر القبّة ذلك الصوت من قبل . |