"فلنستون" - Traduction Arabe en Turc

• Çakmaktaş
• Devri

Huysuz'un üstünden Fred Çakmaktaş'ın yaptığı gibi kayarak inmesi havalı olmaz mıydı sence?
سيكون جميلا لو- تزحلق على الذيل مثل فريد فلنستون

Çakmaktaş, orada uyuyamazsan iyi edersin!
(فلنستون) , يستحسن أن لا تكون نائما هناك!

Burada graniti öpüyorum Çakmaktaş. Bu uygun bir zaman olmayabilir ama dikkatinizi bu yana çekmişken bu ay maaşımı biraz erken alabilir miyim acaba?
أنا أقبل الصوان هنا, (فلنستون) هل أبدو بخير ؟

Aslında Bay Çakmaktaş, tüm hayatım boyunca taş kırmayı düşünmüyorum.
في الواقع , سيد (فلنستون) , أنا لم أخطط لتكسير الصخور طوال حياتي.

Çakmaktaş, burada kendine gerçekten özel bir şey yapmışsın. Çakmaktaş! Çakmaktaş!
(فلنستون) لقد فعلت شيئا مميزا جدا هنا. (فلنستون)!

Harika bir gösteriydi, Çakmaktaş.
لقد كان عرضا مفاجئ , (فلنستون).

Çakmaktaş burada bir şey bilmiş olabilir.
(فلنستون) لا بد أنه يدبر شيئا ما هنا.

Bay Çakmaktaş, ne yapacağımızı bilmiyoruz.
سيد (فلنستون), نحن لا نعرف ماذا سنفعل.

Bay Çakmaktaş gerçekten böyle anlaşmamıştık.
سيد (فلنستون) هذا ليس ما وقعنا لأجله.

- Fred Çakmaktaş!
(فريد فلنستون)!

- Fred Çakmaktaş.
(فريد فلنستون).

- Devam et, Çakmaktaş.
-تابع , (فلنستون ).

Fred Çakmaktaş, seni geri zekalı.
(فريد فلنستون) أنت شخص أحمق.

Hadi, Çakmaktaş.
هيا , (فلنستون).

Çakmaktaş, nereye gidiyorsun?
(فلنستون), الى أين تذهب ؟

Üzgünüm, Bay Çakmaktaş.
أوه! أسف , سيد (فلنستون) .

Çakmaktaş!
يا (فلنستون)!

Çakmaktaş?
(فلنستون) ؟

Çakmaktaş!
(فلنستون)!

Dostum, bu araba kağnı gibi, Taş Devri'nden kalmış sanki.
يا رجل أنت بطىء كسلحفاة العنة هذه سيارة فلنستون