| Ödlek biri değil ama biraz sanatçı gibi bir şey. | Open Subtitles | إنه قبل كل شيء طفل, ولا أدّعي أنه خواف أو جبان إنه فنّان |
| Ateşli sevgilisi onun zengin ve zevk sahibi insanlara resim satan harika bir sanatçı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | الجميلة تعتقد أنّه فنّان رائع يبيع لوحاته للأغنياء والذوّاقين |
| Basit bir taklitçiyi izleyen, gerçek bir sanatçı gibi taa ki korku, inanmanı sağlayana kadar. | Open Subtitles | فنّان حقيقي يراقب مقلداً رخيصاً حتى جعلكَ الخوف تصدّق الأمر |
| Manevi zararı telafi ettiniz ama ne yazık ki ben bir sanatçıyım. | Open Subtitles | لقد تم التكفّل بالضرر الروحيّ، ولكن، لسوء الحظّ، أنا فنّان. |
| Sen bir sanatçısın. Biliyorum. | Open Subtitles | أطالَ الله في عمرك يا سيّد بيب، أنت فنّان |
| Tabii ki vardı. Galerisinde yer alamayan her sanatçı... | Open Subtitles | كلّ فنّان لمْ يتمكّن من العرض في معرضه وكلّ فنّان كان في معرضه. |
| O yüzden gerçek bir sanatçı olmak için azim edin ve çok çalışın. | Open Subtitles | لذلك , أحفر بعمق واعمل بجدّ لـ تكون فنّان حقيقي |
| Bak, fikirlerinin yarısına katılmıyor olabilirim ama o liderimiz ve bir sanatçı ve sanatçıların başarısız olma hakları vardır. | Open Subtitles | ,إنظروا , ربما لا أتفق مع جميع قراراته لكنه قائدنا وهو فنّان .والفنّانون لابد بأن يفشلوا |
| Bu adamda Henry Bestouches, şair ve sanatçı. | Open Subtitles | هذه هو هنري بيستوشس, فنّان وشاعر |
| Doğrusu, fevkalade bir sanatçı. | Open Subtitles | أعتقد أنه فنّان إستثنائي بالتأكيد. |
| Ama annem her zaman sizin bir sanatçı olduğunuzu söylemişti. | Open Subtitles | لكن لطالما قالت أمّي بأنّك كنت فنّان |
| Yani bu, çeteden ayrı takılıp binalara yapmaktan vazgeçen bir sanatçı tarafından yapıldı. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} إذن هذه رُسِمت من فنّان بدأ كعضو في عصابة تعلّم على الجدران |
| Ben olsam yapmazdım. Şansımıza burada ki genç Jeremy birazcık sanatçı. | Open Subtitles | ما كنتُ لأفعل ذلك، ولحسن حظّنا (جيرمي) الصغير يتّسم بلمسة فنّان |
| "sanatçı"; Fransız dilinde kolaydır, "artiste" anlamına gelmektedir. | TED | "فنّان" بالفرنسية سهل، ويعني "فنّان" |
| Katil, bir sanatçı. | Open Subtitles | هذا القاتل فنّان |
| Sana daha önce de söylemiştim Ben bir sanatçıyım, simsar değil | Open Subtitles | " قد أَخْبَرْتُكَ غالبًا، أنا فنّان لست سمْسَار!" |
| Ben bir sanatçıyım. Bir dolandırıcılık sanatçısı. | Open Subtitles | أنا فنّان محتال |
| Ben bir sanatçıyım. Gerçek bir sanatçı. | Open Subtitles | أنا فنّان، فنّان حقيقيّ. |
| Elbette sana güveniyorum. Sen bir sanatçısın. Sen büyük adamsın. | Open Subtitles | بالطبع أثق بك، أنت فنّان و محبوب من الجميع، الكل يحترمك |
| Tamam, gayet başarılı bir sanatçısın ve kendi işinin sahibisin. | Open Subtitles | حسنٌ، أنت فنّان موهوب أنت تمتلك دكّانك الخاص. |
| Kukunu yapan kişi bir sanatçıymış. | Open Subtitles | الشّخص الّذي ركّب مهبلكِ فنّان. |