İnsan kaynaklarındaki yeni adamın iki çocuğu var. | Open Subtitles | الرجل الجديد الذي في الموارد البشرية لديه أثنان |
Bu kadar insanın pornoyu bu kadar çok sevdiğine inanamıyorum, şu şirketimin insan kaynaklarındaki adam da dahil. | Open Subtitles | لا أصدق أن هؤلاء الناس يحبون الأفلام الإباحية بهذا القدر يتضمن ذلك الرجل الذي يعمل في الموارد البشرية في شركتي |
Numaranı bırak. İnsan kaynaklarındaki kız sana ulaşsın. | Open Subtitles | اتركي لي رقم هاتفك، وتستطيع العاملة في الموارد البشرية تفقده في الصباح |
İK'da bu tarz şeylerle her gün karşılaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أرى هذه الأشياء في الموارد البشرية كل يوم. |
İK çalışanları sihirli bir değnekle "İş yerinde aşk yaşayamazsınız" dese gerçekçi olmazdı. | TED | بقدر ما قد يتمنى المسؤولون في الموارد البشرية التلويح بعصا سحرية ويقولون:" أنت لن تقع في الحب داخل العمل"، هذا ليس واقعيًّا. |
Bu İnsan Kaynaklarından öğrendiğimiz bir taktikti. | Open Subtitles | أعتذر .. هذا الأسلوب تعلمناه في الموارد البشرية |
İnsan Kaynaklarından birisi ile konuşmasını söyledim. | Open Subtitles | حسنا, أخبرته بأن يتحدث إلى أحد ٍما في الموارد البشرية |
İnsan kaynaklarındaki iş için onun yerine Uzman Martinez'i tavsiye ettiğim için. | Open Subtitles | للعمل في الموارد البشرية بدلاَ منه |
Profesör, insan kaynaklarındaki Gary sana yardımcı olacak. | Open Subtitles | بروفيسور. (جاري) في الموارد البشرية سيرشدك. |
İK'da çalışıyorum ben. | Open Subtitles | أعمل في الموارد البشرية. |
Bugün kovuldum insan kaynaklarından çağırdılar, ben de terfi alacağım sandım ne kadar da aptalım. | Open Subtitles | لقد طُردت اليوم طلبوني في الموارد البشرية , وقد ظننتُ أني سأٌرقّى لقد كُنت غبية جدًا |
Dün İnsan Kaynaklarından Lorraine'den bir e-posta almıştım. | Open Subtitles | تلقيت بريداَ بالأمس من " لورين " في الموارد البشرية |