Kötü bir örnek: Diyelim ki bir erkeğe aşık olduğun için utanç içindesin. Birdenbire bu yeni hisleri keşfettin. | Open Subtitles | مثال سيء، إن كنتَ مستحي من الوقوع في حب رجل وتكتشف تلكَ المشاعر فجأة |
Bir erkeğe aşık olmak başka... ama bir çocuğa duyulan şey bambaşka bir şeydir. | Open Subtitles | للوقوع في حب رجل امر ولكنه امر مختلف تماما للوقوع في حب طفل |
Ve birgün evlenmek isteyeceğim bir erkeğe aşık olduğumda... onun yanına taşınmayacağım. | Open Subtitles | وحتى إذا ما وقعت في حب رجل وأردت أن نتزوج... فلن أنتقل إلى شقته |
Basketbol elleri olan bir adama aşık oldu, ışığa baktığı şekilde. | TED | وقعت في حب رجل كبير اليدين، وطريقة نظره إلى الضوء. |
Onu güvende tutmak için 2000 yıl bekleyen bir adama aşık olacağını söyle. | Open Subtitles | انها سَتَقِع في حب رجل سينتظر ألفين سنة ليبقيها آمنه |
bir adama aşık olmuş ve sahip olduğu bütün parayı ona vermiş. | Open Subtitles | وقعت في حب رجل وأعطتهُ كل ما تملك |
Ölmüş bir erkeğe aşık olan bir kadın. | Open Subtitles | امرأة واقعة في حب رجل ميت |
Bak, kendinden alt sınıfta olan bir erkeğe aşık olan bir prenses hayal et. | Open Subtitles | تقع في حب رجل أقل من مستواها |
Burada bir adama aşık olduğumu düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت بأنني واقعة في حب رجل هنا |
Genç bir kız, ve bir adama aşık oluyor ve sonra adamın karısını yüzünden vuruyor. | Open Subtitles | إنّها فتاة، وكانت واقعة في حب رجل و... وأطلقت النيران على زوجته في وجهها. |
Ama altı saat sonra... başka bir adama aşık oldu. | Open Subtitles | لكن بعد 6ساعات... وقعت في حب رجل أخر. |
Adli tıp uzmanı Amy, eşcinsel bir adama aşık olmuş. | Open Subtitles | الخبيرة الجنائية (آيمي)، لقد وقعت في حب رجل شاذ يا (غيبز). |
Yıldızlardan gelen bir adama aşık olmuş. | Open Subtitles | هي وقعت في حب رجل من النجوم |
Nostradamus yüzünde beyaz bir yara izi olan bir adama aşık olacağımı söylemişti. Böyle bir şey olmadı. | Open Subtitles | قال (نوستراداموس) أني سأقع في حب رجل بعلامة سوداء على وجه، لكن ذلك لم يحدث. |