| Çok üzgünüm ama gece olunca, yabancılara asla açmam. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف لا أستطيع أن أفتح الباب لغرباء بالليل |
| Çok üzgünüm beyefendi. Bunun ne kadar zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف يا سيدي أعرف كم سيكون هذا صعباً عليك |
| Çekim yaparken rahatsız ettiğim için Çok üzgünüm ama sahnenin sahibi olan herifin paraya ihtiyacı varmış. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف أن أقاطعِك أثناء التصوير لكن هذا الرجل الواقف هناك يريد ماله |
| Bana faturayı gönder yeter. Kusura bakma. | Open Subtitles | أرسل إليّ الفاتورة فحسب أنا في غاية الأسف |
| Vincent, ben gerçekten Çok üzgünüm. | Open Subtitles | لم تكوني سبب هذا فنسنت, أنا في غاية الأسف |
| Böyle düşünmenize Çok üzüldüm, Bayan Forbes. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف أنك تشعرين هكذا ، سيدة ً فوربــس ً |
| Seni tüm bunlarin ortasinda biraktigim için çok Çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف... لقد زججت بك في قلب هذه الفوضى |
| Teşekkür ederim, Mösyö Trefusis. Rahatsız ettiğim için çok özür dilerim. | Open Subtitles | شكرا سيدي ً تريفيوسيس ً أنا في غاية الأسف لإزعاجك |
| Sana zahmet verdiğim için özür dilerim, Peter. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف يا بيتر لوضعك في هذا الموقف |
| Bb-ben Çok üzgünüm, efendim İkinci Perdeyi henüz görmedim | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف يا سيدي لم أقرا المشهد الثاني بعد |
| Sizi taburcu etme konusunda endişeliyiz. Çok ama Çok üzgünüm. | Open Subtitles | لسوء الحظ، نحن غير مطمئنين لخروجك بعد، أنا في غاية الأسف |
| Çok üzgünüm. Bunların olmasını istemezdim. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف لم أقصد حدوث أي من هذا |
| - Çok üzgünüm. Bebeğimizi kaybettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف أنا في غاية الأسف أني فقدت طفلنا |
| Evime geIip, beni severmiş gibi göründüğünden doIayı ben de Çok üzgünüm | Open Subtitles | في غاية الأسف , لقد دخلت منزلي وكنت تتظاهر بأنك تحبني |
| Çok üzgünüm, onca sıkıntıya sebep oldum. | Open Subtitles | انا في غاية الأسف لكل المتاعب التي أسببها |
| Kaybınız için Çok üzgünüm ancak Lawrence artık buranın öğrencisi değil. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف على خسارتكم لكن لورانس لم يعد طالب في القانون هنا |
| Üzgünüm. Ben, balayı ve iş konusunda Çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف, أنا في غاية الأسف عن ما حصل لشهر العسل والعمل |
| Ama bunu yapmaya hakkım yoktu ve ben... Çok üzgünüm. | Open Subtitles | لم يكن لي الحق في ذلك أنا في غاية الأسف |
| Elbette, kusura bakma. | Open Subtitles | بالطبع، أنا في غاية الأسف |
| Tüm olanlar için gerçekten Çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف أنّكم .وقعتم في منتصف هذا الأمر |
| Topluluktan ayrılmana Çok üzüldüm. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف لسماعي أنك ستغادرين الفرقة. |
| Çok Çok üzgünüm, Claire." | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف حقاً.. |
| Neyse işte, lisede kekelemenle dalga geçtiğim için çok özür dilerim. | Open Subtitles | على أية حال، أنا في غاية الأسف لأنني كنتُ أسخر من علة الثأثأةِ التي لديكِ أيام الثانوية |
| Sana zahmet verdiğim için özür dilerim, Peter. | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف يا بيتر لوضعك في هذا الموقف |