"في قطعة" - Traduction Arabe en Turc

    • parça halinde
        
    • bir parça
        
    • parçasında
        
    • teneke yığınına toz yutturur
        
    Ruslar bizi tek parça halinde ele geçirmek istiyorlar, bu yüzden buradalar. Open Subtitles الروس بحاجة لاحتلالنا في قطعة واحدة، وهذا هو السبب في وجودهم هنا
    Ana kuzusu birkaç kampçı dışında yazı tek parça halinde atlattık. Open Subtitles حسنا، نحن وصلت الى نهاية الصيف في قطعة واحدة، باستثناء عدد قليل من المعسكر الذين هم مرضى الجذام.
    Birazcık şansla, eve tek parça halinde dönebiliriz Open Subtitles مع قليل من الحظ نحن سنجعله منزل في قطعة واحدة
    ama yine de, inanılmaz bir deneyim oldu çünkü yani, nasıl olur da herhangi bir parça ile böylesi bir deneyim yaşayabilirsiniz? TED لكن رغم ذلك، لقد كانت تجربة لا تصدق لأنه حينها، أين على الأرض يمكن أن تجرب ذلك في قطعة موسيقية؟
    Dokuz sene boyunca hapishane yemekleri yiyip on beş santimlik sünger parçasında uyudum. Open Subtitles تسع سنوات آكل طعام السجن أنام في قطعة رغوة 6 بوصات
    Büyük annemin Buick'i bile bu hurda teneke yığınına toz yutturur. Open Subtitles ما الذي ستمدح في قطعة الخردة هذه
    İnan bana, onu tek parça halinde geri alabilmek için kaç para istesek verirler. Open Subtitles صدقوني , فسوف بدفع جميع المال في العالم للحصول على ظهرها في قطعة واحدة.
    Sevgili şovalyem. Tek parça halinde dön. Open Subtitles حسنا , يا فارسي الكريم العودة في قطعة واحدة
    Bu hafta zaten bir kişiyi kaybettim ve Toby Rosewood'a döndüğü zaman eğer geri dönerse, onun tek parça halinde olmasına dua ediyorum. Open Subtitles انظري، لقد فقدت بالفعل شخصآ واحدآ هذا الأسبوع، وعندمآ يعود توبي الى روزوود, اذا عاد،لن يكون في قطعة وآحده،حسنآ؟
    Her kimsen cidden bu yerden tek parça halinde çıkacağını düşünüyor musun? Open Subtitles أيا كنت، أتظنّ أنكَ ستخرج من هنا في قطعة واحده؟
    Meydandan olay çıkarmadan çekilirsen belki onu tek parça halinde teslim ederiz. Open Subtitles المشي هادئة بعيدا. ربما سنقوم إعادته في قطعة واحدة.
    Eve tek parça halinde gitmek istiyorum. Open Subtitles أود أن أحصل على منزل في قطعة واحدة.
    Tek yapmamız gereken tek parça halinde mezun olmak. Open Subtitles الآن كل ما عليّ فعله هو التخرج في قطعة واحدة -هيّا
    Ekmek makinesini alıp tek parça halinde içeri getiririm. Open Subtitles سأذهب الحصول على... صانع الخبز وجعله في الداخل، في قطعة واحدة،
    Onu tek parça halinde getir, olur mu? Open Subtitles إعادتها في قطعة واحدة، وسوف؟
    Orada tek parça halinde yatıyor. Open Subtitles هي تكذب هناك في قطعة واحدة.
    Hurley, seni bu işten tek parça halinde çıkarmaya çalışacağım. Open Subtitles (هيرلي)، سأحاول أن أخرجك من هذا في قطعة واحدة.
    Karmaşıklıkla boşluğu doldurmaya alışkın olmak yerine, içindeki figürü ortaya çıkarmak için bir çekiç ve keski alıp bir parça mermeri yontup biçmişti. TED بدلا من ملئ الفراغ برسومات أخذ مطرقة و منقاشا و نحت في قطعة من الرخام لكي يظهر الشكل المخفي داخلها.
    bir parça kağıda yapışmış, çiğnenmiş bir sakız gibi Open Subtitles حشوة علكة ملتصقة متكورة في قطعة من النسيج
    Başarından sonra, herkes senden bir parça istiyor. Open Subtitles أجل، أظن عندما تكون ناجحا جدا، يرغب الجميع في قطعة منك.
    Bayan Claire Robbins bu akşam Toni'nin parçasında ve ardından gelen tüm performanslarda dans edecek. Open Subtitles الآنسة "كلير" سترقص في قطعة "توني" هذا المساء و في كل العروض القادمة.
    Arabammış. Büyük annemin Buick'i bile bu hurda teneke yığınına toz yutturur. Open Subtitles ما الذي يمتدح في قطعة الخردة هذه؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus