| Arkadaşın olarak sana asla bunu yapmam. Evet, seni Bu programa ben soktum. | Open Subtitles | لم أكن لأفعل شيء كهذا لكوني صديق تبًا، لقد أدخلتِك في هذا البرنامج |
| Büro beni Bu programa kabul etmeden önce bütün referanslarımı değerlendirmişti. | Open Subtitles | المكتب راجع كل اوراقي الاعتماديه قبل ان يقبلوني في هذا البرنامج |
| Bana geçen gece, üç ay içinde 300 kişinin Bu programa katıldığını söyledi. | TED | واخبرتني الليلة الماضية .. انه منذ 3 اشهر على الانطلاق ساهم معنا 300 شخص في هذا البرنامج |
| Allah korusun, gerçek bir duygu olamaz Bu şovda. | Open Subtitles | لقد حرم الإله ان يكون لدينا مشاعر حقيقية في هذا البرنامج |
| Bu şovda görebileceğiniz hiçbir şey sahte değil. | Open Subtitles | لا شئ مما تراه في هذا البرنامج مزيف |
| Bizim ev bu programda olsaydı ne yapardık merak ediyorum. | Open Subtitles | أتسائل ماذا كنا سنفعل لو عُرض منزلنا في هذا البرنامج |
| bu programda insanlar programın sonunda oylanan politik fikirlerini sunuyorlar. | TED | و في هذا البرنامج يقدم الناس مناهج السياسة التي يتم التصويت عليها بعد ذلك. |
| Yoksa düşes bir ikizim olduğunu öğrenmem için beni bir televizyon programına mı çıkaracaksınız? | Open Subtitles | هل تنتظران استضافتي في هذا البرنامج لإخباري أن لي أختاَ توأم .. وأنها دوقة ؟ |
| Tüm bu tutuklular ve göz hapsinde olanlar, kendilerini başka şekillerde görmek için Bu programa geldiler. | TED | وكل ذلك، في هذا البرنامج. هؤلاء السجناء والمطلق سراحهم بدأوا بالنظر لأنفسهم نظرة مختلفة. |
| Bu programa alınmamanızı söyleyen teşhis. | Open Subtitles | تشخيص عنى أنّه ما كان يحري قبولكِ في هذا البرنامج. |
| Ve ek olarak, Bu programa dahil edilebilmeniz için ileriki psikolojik gereksinimleri büyük oranda sağlayıp sağlamayacağınızı tayin etmektir. | Open Subtitles | وثانيًا , سنحكم إذا كنت قادر على التغلب على الضغوطات النفسية التي في هذا البرنامج |
| - Aynen öyle. Bildiğimiz ve değer verdiğimiz her şeyi Bu programa döktük. | Open Subtitles | وقد وضعْنَا كل ما نعرفه، وكل ما نهمتم لأمره في هذا البرنامج |
| Bu programa karımı bulmak için katıldım. Ve buldum. | Open Subtitles | لقد اشتركت في هذا البرنامج , لكي أجد زوجتي و لقد و جدتها . |
| Bu şovda görebileceğiniz hiçbir şey sahte değil. | Open Subtitles | لا شئ مما تراه في هذا البرنامج مزيف |
| Biliyorum, biraz şaşırtıcı oldu, ama Bu şovda, çokça geçen bir deyimimiz var:... | Open Subtitles | أعلم أن هذا كان مفاجأة. لكن لدينا عبارة في هذا البرنامج... لنخطو نحو النّور... |
| Bak, Jeff, alınmaca yok, Bu şovda bir sürü ilginç dinleyicimiz oluyor ama burası tımarhane değil. | Open Subtitles | بدون إهانة يا (جيف) ولكن لديّنا الكَثير من الإتصالات في هذا البرنامج. هذه ليستْ مصحة للمجانين! |
| Bir hafta sonra bu programda beynime kurşunu sıkacağım. | Open Subtitles | سأطلق الرصاص في رأسي في هذا البرنامج بعد أسبوع من اليوم |
| Kardeşine bir mesaj iletmek için burada, bu programda pek çok defa bahsettiğimiz adama. | Open Subtitles | وهي هنا لبعث رسالة لأخّيها، رجل تحدثنا عنه لمرّات عديدة في هذا البرنامج. |
| Yoksa düşes bir ikizim olduğunu öğrenmem için beni bir televizyon programına mı çıkaracaksınız? | Open Subtitles | هل تنتظران استضافتي في هذا البرنامج لإخباري أن لي أختاَ توأم .. وأنها دوقة ؟ |