| Bu lokantada kızarmış tavuk satıldığını bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنهم يقدمون مسحب الدجاج في هذا المطعم |
| Bu lokantada çalışan herkes küçük arabadaki şişman adam gibidir. | Open Subtitles | أيّ أحد يعمل في هذا المطعم مثل شاب سمين في سيارة ذكية. |
| Bu adam Bu restoranda yemek yemek için aylardır bekliyor! | Open Subtitles | هذا الرجل كان ينتظر ليأكل في هذا المطعم منذ شهور |
| Bu restoranda daha önce bulunmamanıza rağmen bu masa örtüsünü görmüşsünüz ama tanımayı başaramıyorsunuz. | TED | على الرغم من أنه لم يسبق لك التواجد في هذا المطعم كنت قد رأيت هذا المفرش و لكنك فشلت في التعرف عليه. |
| bu restorandaki neredeyse her şeye kendim yatırım yaptım. | Open Subtitles | استثمرتُ تقريباً كلّ ما أملكه في هذا المطعم. |
| Eğer istediğimi yiyemeyeceksen neden bu restorana geleyim ki? | Open Subtitles | لا ,أريدك أن تعرف أنا آتى هنا من أجل جراد البحر الجامبو بالبقدونس والذي يعتبر العذر الوحيد للفرد للتواجد في هذا المطعم |
| US1'deki barakada dünyanın en leziz limonlu turtasını yedim. | Open Subtitles | وتناولت أكثر كعكة حمضية لذيذة في هذا المطعم الصغير على طريق "الولايات المتحدة الأول". |
| bu restorantta çatışma başlatmayacağım. | Open Subtitles | أنا لن أبدأ بإطلاق النار في هذا المطعم |
| Bu lokantada bir milyon kere söylediğim gibi ver bana Caroline. | Open Subtitles | كما أقولها في هذا المطعم ملايين المرات أعطيها لي يا (كارولاين) |
| Hani ikiniz, Bu lokantada şeyle... | Open Subtitles | تعرف, أنتما الإثنان في هذا المطعم و... |
| - Bu lokantada pizza yok. | Open Subtitles | - لا يوجد بيتزا في هذا المطعم |
| Bu restoranda iyi ya da kötü yemek yiyebilirsiniz, her şey yemeğinizi nasıl sipariş ettiğinize bağlı. | Open Subtitles | في هذا المطعم يمكنك أن تأكل جيدا أو سيئا |
| Gençlik yıllarımda Bu restoranda saatlerce zaman geçirdim. | Open Subtitles | لقد قضيت الكثير من الساعات في هذا المطعم عندما كنتُ شاباً |
| Bu restoranda ibne porsiyonları olduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | أنكم تقدمون وجبات باحجام المخنثين في هذا المطعم |
| Bu restoranda boş bulduğun her yerde, dilleri bile farklı olan iki kızla iş tutuyorsun. | Open Subtitles | امرأتان مختلفتان وراء كل باب مقفل في هذا المطعم |
| Saas-Fee, İsviçre'de kayak için bir dağ evimiz vardı ve bence soğuk iklimler hakkında bu restorandaki herkesten daha çok şey biliyorum. | Open Subtitles | نحن امتلكنا شاليه تزلج في ساس فيي - سويسرا وأظن أنني أعلم أكثر من أي أحد في هذا المطعم |
| Eğer Burrows'un tetiği çekmediğine emin olmasam, bu restorandaki herhangi biri olabilir derdim. | Open Subtitles | إن لم أكن متأكدة أن (بوروز) هو الذي قتله كنت سأقول أنه أي شخص في هذا المطعم |
| -Affedersin... genç adam, bu restorana kesinlikle evcil hayvan almıyoruz. | Open Subtitles | ايها الشاب , لدينا سياسه .. تمنع اصطحاب الحيوانات الاليفه في هذا المطعم |
| US1'deki barakada dünyanın en leziz limonlu turtasını yedim. | Open Subtitles | وتناولت أكثر كعكة حمضية لذيذة في هذا المطعم الصغير على طريق "الولايات المتحدة الأول". |
| Aaron bana bu restorantta evlenme teklif etti. | Open Subtitles | تقدّم (آرون) بطلب الزواج منّي في هذا المطعم |