| Askeriye.. Beni bekliyorlardı Onlar aldılar onlar sahte olduğunu söylediler | Open Subtitles | كان مسئوولو الجيش بإنتظاري فأخذوه وحللوه قائلين إنه مزيف |
| İçeri girmeme izin vermediler. Akraba olmadığımı söylediler. | Open Subtitles | ولم يسمحوا لي بالدخول قائلين أنني لستُ ذات قرابة |
| - Grausenlardan bahsedeceğinizi bilsek "Grausenlardan bahsetmeyin." derdik. | Open Subtitles | -حسناً، اسمعوا . لو كنا نعلم سلفاً أنكما ستتحدثان بشأن الـ"جراوزنز"، كنا سنحذركما قائلين "إياكما... |
| Onlarla bir şey yapmak istediğimde şöyle diyorlar. | Open Subtitles | كلما اردت ان افعل شيئا معهم يصرخون دائما قائلين |
| 70 mürit dönecek ve diyecekler ki: | Open Subtitles | والسبعين رسول عادوا مرة أخرة :مع المتعة قائلين |
| Bana gelip, CNN, dedi ki, "Profesör Seligman, bize psikolojinin bugünkü durumu hakkında bilgi verir misiniz? | TED | إذن جاءت الـCNN إلي قائلين "أستاذ سيليجمان" هل يمكنك أن تحدثنا عن وضعية علم النفس اليوم؟ |
| Kanada, ABD ve İngiltere'den Mo biraderlerimiz vardı ve bize e-mail ve telefon yoluyla dediler ki: "Hey, burada Prostat Kanseri için hiçbir şey yok. | TED | فلقد بدأ إخوة شوارب من كندا ، أمريكا و من بريطانيا ، بمراسلتنا عبر البريد الإلكتروني والإتصال بنا قائلين : يا صاح ، لا يوجد شيء لسرطان البروستات . |
| Sizi bu kadar geç bir saatte rahatsız ettiğim için üzgünüm ama komşular çığlık duyduklarını söylediler de. | Open Subtitles | أنا آسف لإزعاجك في وقت متأخر جداً لكن الجيران إتصلوا قائلين بأنهم سمعوا صراخاً |
| Eve geldiler, madeni soyacaklarını ve patlayıcı uzmanına ihtiyaçları olduğunu söylediler. | Open Subtitles | ظهروا في المنزل قائلين بأنهم سيسطون منجماَ وبحاجة لخبير متفجرات |
| 30 dakika önce aradılar, bir saat içinde hazır olacağını söylediler. | Open Subtitles | لقد اتصلوا منذ 30 دقيقة، قائلين أنه سيكون مستعداً في غضون ساعة |
| Kaslı olmadığımı; şişman olduğumu söylediler. Sonra da bana Steven SeBoomBoom dediler. | Open Subtitles | قائلين أنني لا أبدو مفتول العضلات، بل سمين ودعوني (ستيفن بوم بوم) |
| Onun Tanrı'nın ellerinde olduğunu söylediler. | Open Subtitles | قائلين أنّها بيدٍ أمينة. |
| - Grausenlardan bahsedeceğinizi bilsek "Grausenlardan bahsetmeyin." derdik. | Open Subtitles | -حسناً، اسمعوا . لو كنا نعلم سلفاً أنكما ستتحدثان بشأن الـ"جراوزنز"، كنا سنحذركما قائلين "إياكما... |
| "Bir gün bizim de olacak" derdik. | Open Subtitles | قائلين في نفسنا: "ذات يوم..." |
| Peki, bu nasıl oluyor, yani seni cep telefonundan arayıp samanyolunun merkezinde bir kedi ağaçta kalmış mı diyorlar? | Open Subtitles | حسناً، كيف يعملون إذا؟ أيتصلون بهاتفك قائلين: ثمة قطة عالقة فوق شجرة بوسط مدينة في طريق درب التبانة؟ |
| Peki, bu nasıl oluyor, yani seni cep telefonundan arayıp samanyolunun merkezinde bir kedi ağaçta kalmış mı diyorlar? | Open Subtitles | حسناً، كيف يعملون إذا؟ أيتصلون بهاتفك قائلين: ثمة قطة عالقة فوق شجرة بوسط مدينة في طريق درب التبانة؟ |
| Tek iyi yanı teröristler kokpit camından bakıp "Şu Audi niye öyle understeer yaşıyor?" diyecekler. | Open Subtitles | وأفضل ما في الأمر هو أنّ الإرهابيين سينظرون من مقصوة الطائرة قائلين: لماذا تدور "أودي"؟ بهذا الشكل؟ |
| En sonunda, uzaylılar iniş yaparlar ve ve anageminin alt kapağı yavaşça açılır ve tüm bu dükkanların sahipleri şaşkınlık içinde dolanıp şöyle diyecekler, "burada daha fazla insan kalabalığı olacağını sanıyordum." | Open Subtitles | أعتقد أنه في النهاية عندما تهبط المخلوقات الفضائية من السفينة الأم... سيفتح القاع ببطء ويخرج ملاك تلك المتاجر يسيرون... في حالة دوخان قائلين: |
| Bunu bir bağımlıya sorduk ve dedi ki, "Deli misiniz? | TED | سئلنا أحد المدمنين مستغربين قائلين له " هل انت مجنون ؟ " لتتصرف هكذا |
| Pepsi Howard'a geldi ve dedi ki: "Biliyorsun aspartam diye yeni bir şey var, ve biz Diyet Pepsi yapmak istiyoruz. | TED | جاءوا إليه قائلين, أتعلم, هناك مادة جديدة تسمى أسبرتيم ( مادة محلية قليلة السعرات الحرارية) ونود أن نصنع بيبسي للحمية الغذائية. |
| (Kahkaha) Sonra ajansın bana açıkladığı gibi, dediler ki, ''Bak, bizim ülkemizde küçük yeşil insanlar bulunmaz; reklamımıza neden küçük yeşil insanlar koyalım, örnek olarak?'' | TED | (ضحك) بعد ذلك اتصلت بي الوكالة ليبرروا لي ,قائلين, انظر لماذا نضع أشخاصا سذج في اعلاناتنا, على سبيل المثال؟ |
| Ondan sonra o g.tveren konuşmayı bıraktığında lavuklar Apex'e bakıp dediler ki: "Or.spu, yapabileceğin bu kadar mı" ? | Open Subtitles | ونظر أولئك البيض إلى (أبيكس) قائلين " أيها الوغد هل هذا أفضل ما لديك ؟ " |