| Maktulün el ve ayak bileklerinden kestiğimiz iple karşılaştırdım. | Open Subtitles | قارنته بالأربطة التي قطعناها من رسغي وكواحل الضحيّة |
| DNA testi yapıp benimkiyle karşılaştırdım. | Open Subtitles | و أجريت فحص الحمض النووي عليه، و قارنته بفحصي. |
| Uçağın parçalanma şekline göre karşılaştırdım ve sanırım garip bir şeyler bulmuş olabilirim. | Open Subtitles | وقد قارنته بالطريقة التي تحطمت بها الطائرة و أعتقد أنني ربما وجد شيئاً مثير للإهتمام |
| Arabasından saç teli örneği alıp, senin DNA örneklerinle eşleştirdim. | Open Subtitles | لقد أخذت بعض الشعر من سيارتها، و قارنته بعينة الحمض النووي لدمك. |
| Seri numarasını eşleştirdim. | Open Subtitles | قارنته بالرقم المُسجّل. |
| Pekâlâ, diğer sanatçılarla karşılaştırırsanız, ...gerçekten ne kadar büyüktü? | Open Subtitles | حسنا ، لو قارنته بفنانين آخرين كيف كان مركزه بينهم ؟ |
| Eğer kumarhane ile karşılaştırırsanız, Sanıyorum ki... | Open Subtitles | إن قارنته بالكازينوهات، أظنّه كذلك |
| Üstelik, tüm onu spektrumla karşılaştırdım, | TED | ليس ذلك فقط, لقد قارنته مع كل الطيف |
| Polis dosyasındaki örnekle karşılaştırdım. | Open Subtitles | لقد قارنته بعينة كانت فى ملف الشرطة |