| Biliyor musun, destekçim bir kavga çıkartıp beni bir nefret seksine çekmeyi deneyeceğini söylemişti | Open Subtitles | .. أتعلمين الراعي الخاص بي قال لي أنك ستحاولين مخاصمتي . وتجذبينني لممارسة جنس الكراهية معك |
| Şam'da tanıştığım bir adam senin öldüğünü söylemişti. | Open Subtitles | هل تعلم،لقد التقيت شخصا في دمشق قال لي أنك قد مت |
| Skills, gün boyunca iş yerinde olacağını söylemişti. | Open Subtitles | تكلمت مع سكيلز. قال لي أنك ستظل طيلة اليوم بالعمل |
| - Birileri hala sevdiğini söyledi. - Ve sen de onlara inanmayı tercih ettin. | Open Subtitles | أحدهم قال لي أنك لا تزال تفعل وبالطبع أنت تحب أن تصدقه |
| - Beni eğitebilecek tek kişinin sen olduğunu söyledi. | Open Subtitles | تايلور , قال لي أنك الوحيد الذي يمكنه أن يعلمني اياه |
| Borsacı ehliyeti almaya uğraştığını söyleyen beyefendi aynı zamanda dürüstlük timsali olduğunu da söylemişti. | Open Subtitles | نفس الرجل الذي قال لي أنك حاولت أن تحصل على رخصة للسمسرة قال لي أيضاً أنك رجلٌ نزيه |
| Yüzbaşı Gregson geleceğinizi söylemişti. | Open Subtitles | الرقيب جريجسون قال لي أنك سوف تأتي |
| Evet, harikaydı, onun için kapalı söyledi. | Open Subtitles | أجل ، لقد قال لي أنك غطيت علي ، لقد كان هذا ممتازاً |
| Evine gittim. Paul burada olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أنا, أه, لقد ذهبت إلى منزلك بول قال لي أنك هنا |
| Adamın biri günün bu saatinde buraya sık sık geldiğini söyledi ben de bu yüzden geldim. | Open Subtitles | رجل قال لي أنك تأتي إلى هنا كثيراً لذا اتيت |
| Fotoğraflarla ilgili tehditler söylediğinizi söyledi bana. | Open Subtitles | لقد قال لي أنك أقدمت على تهديده بإستخدام صور |
| Mahmood, bana Kuran okuduğunu söyledi. | Open Subtitles | محمود قال لي أنك تقرأين القرآن |