| O diyor ki, vizyonundaki kolye Kanaan kaybolmadan önce ona verdiği kolyeymiş. | Open Subtitles | لقد قالت أن القلادة التي رأتها نفس القلادة التي أهدتها له قبل إختفائه. |
| O kaybolmadan önce yapacak bir işimiz vardı... | Open Subtitles | يجب علينا القيام بهذه المهمة قبل إختفائه |
| İfadenizde Ajan Mulder'ın kaybolmadan önce FBI tarafından tehdit edildiğini düşündüğünüzü söylemişsiniz. | Open Subtitles | في بيانك، قلت قبل إختفائه... ... الوكيلمولدرشعر مهدّد بمكتب التحقيقات الفدرالي. |
| Öyleydi. Ama esrarengiz şekilde yok olmadan önce analiz ettirmiştim. | Open Subtitles | هذا صحيح ولكن قبل إختفائه الغامض قمت بتحليله |
| Bildiğimiz kadarıyla kulüp, Charlie'nin ortadan kaybolmasından önce göründüğü son yerdi. | Open Subtitles | كان به تشارلي قبل إختفائه أجل إنها أحد آخر الأشخاص |
| Nicholas'ı kaybolmadan önce tanıyan insanlarla karşılaştık. | Open Subtitles | قابلنا بعض الناس الذي عرفوا "نيكولاس" قبل إختفائه |
| kaybolmadan önce fahişeleri öldürüyordu ama geri geldikten sonra rastgele kadınları öldürdü. | Open Subtitles | ما لم نستطع فهمه عن (نوكس) هو أنه انتقل من قتل فتيات الليل قبل إختفائه |
| Ronnie kaybolmadan önce en son sizinle görüşmüş. | Open Subtitles | (سمول ميمبر) سبب إرسالك للحبس الإنفرادي. أترى، أنت المُدان الأخير الذي كان لديه تفاعل كبير مع (روني) قبل إختفائه. |
| Cho, Rigsby bir zaman çizelgesi oluşturmanızı ve kaybolmadan önce kurbanın görüştüğü tüm kişilerin listesini çıkarmanızı istiyorum. | Open Subtitles | (تشو)، (ريغسبي)، أريدكما أن تضعا خطاً زمنياً وقائمة بجميع الإتصالات التي أجراها الضحيّة قبل إختفائه. |
| Harvey Dent ortadan kaybolmadan önce son sözleri böyleydi. | Open Subtitles | كانت هذه أخر كلمات (هارفي دينت) قبل إختفائه. |
| İnsanlar kaybolmadan önce Pete'i iki farklı kadınlarla ayrı yerlerde birlikte görülmüştü. | Open Subtitles | تمامًا قبل إختفائه رأى السكان (بيت) وهو يلهو مع امرأتين مختلفتين علنًا في مناسبات منفصلة |
| kaybolmadan önce Cass kaç tane Azrail olduğunu söyledi mi? | Open Subtitles | قبل إختفائه, أذكر (كاس) عدد الحاصدين ؟ |
| Ben de kaybolmadan önce Bick'in yaptıklarını araştırayım. | Open Subtitles | سأبحث ، سأبحث في... تحركات (بيك) الأخيرة قبل إختفائه. |
| Öyleydi. Ama esrarengiz şekilde yok olmadan önce analiz ettirmiştim. | Open Subtitles | هذا صحيح ولكن قبل إختفائه الغامض قمت بتحليله |
| Ama kaybolmasından önce kavga ettiğinizi görenler var. | Open Subtitles | لكن لدينا شهود رأوكما تتشاجران قبل إختفائه. |