| Geçen gece karar verdik, buraya gelmeden önce. | Open Subtitles | قررنا الليلة قبل الماضية، قبل وصولنا هنا. |
| Durdurdum ama Madigan biz gelmeden önce silmiş olmalı. | Open Subtitles | فعلت، ولكن لابد أن ماديجان حذفها قبل وصولنا |
| Oraya varmadan önce birkaç saat kestirebilirsin. | Open Subtitles | تستطيعى الحصول على بضع ساعات راحة قبل وصولنا هنال |
| Biz varmadan önce Saddam'ın Yağdırıcı'yı gizleyip gömdüğüne inanıyoruz. | Open Subtitles | نشتبه في أن صدام المشروع وقد وضعت قبل وصولنا. |
| İşi asansöre ulaşmadan çözebilecek miyiz? | Open Subtitles | يستحسن لو عرفنا الحل قبل وصولنا للمصعد |
| Biz oraya varmadan ölmüştü. Ama Alvarez orijinal türden öldü. | Open Subtitles | لا شيء مات قبل وصولنا لكن ألفاريز مات بالفيروس الأصلي |
| Biz buraya varmadan hemen önce olmuş. | Open Subtitles | و لا بد من أن الحادث حدث قبل وصولنا بفترة قصيرة |
| Bu zamana gelmeden önce 12 kişilik bir ekip gönderdik. | Open Subtitles | قبل وصولنا إلى هنا، أرسلنا فريقاً مِنْ 12 شخصاً. |
| Sadece biz gelmeden önce, planları hakkında bir şey konuştular mı bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أرغب بمعرفة ما إذا قالوا ،شيئًا قبل وصولنا لهناك |
| Biz gelmeden önce Cole çıkmış olurdu. | Open Subtitles | غالبا ما كان يغادر المكان قبل وصولنا |
| - Biz gelmeden önce buradaydı. - Onu gördün. | Open Subtitles | لقد رحلت قبل وصولنا هنا |
| Biz gelmeden önce öldürülmüş olabilir. | Open Subtitles | . ربما تم إعدامها قبل وصولنا |
| Söylenene göre o ve Anne Bonny biz gelmeden önce kaçmışlar. Nerde oldukları... bilinmiyor. | Open Subtitles | قيل لي أنه و(آن بوني) هربا قبل وصولنا ومكانهم مجهول |
| Çıkış yoluna varmadan önce dibe doğru inebiliriz de. | Open Subtitles | و قد نخرج قبل وصولنا للقعر و الخروج |
| Akıllı olursan Almanya'ya varmadan önce arka koltukta oturmana izin veririm. | Open Subtitles | إن أحسنتِ التصرف... سأدعكِ تجلسين بالمقعد الخلفي قبل وصولنا إلى "ألمانيا" |
| Biz oraya ulaşmadan önce, siz suikastçi ile birlikte sizin çiftliğinizdeydiniz. | Open Subtitles | كُنتَ مع القناص قبل وصولنا إلى هناك |
| Biz ulaşmadan önce onu öldürdüklerini söyleyeceğiz. | Open Subtitles | سنقول أنه كان ميتًا قبل وصولنا |
| Yemin ederim Kjartan'a ulaşmadan seni geberteceğim. | Open Subtitles | أقسم لك أني سأقتلك قبل وصولنا لـ(كجرتان) |
| Biz oraya varmadan Al-Zarian'ı aramamasını sağlıyorum. | Open Subtitles | لن أدعه يتصل بـ (الزاريان) قبل وصولنا إلى هناك سيأتي معنا |
| Biz oraya varmadan temizlemiş. | Open Subtitles | أخلى المكان قبل وصولنا |
| Biz oraya varmadan Enzo onu vampire dönüştürmüş olmalı. | Open Subtitles | حتمًا (إينزو) حوّله لمصّاص دماء قبل وصولنا. |
| Clark, biz buraya gelmeden hemen önce e-posta yollamış. | Open Subtitles | كلارك لقد أرسلت رسالة قبل وصولنا إلى هنا |