Çok paranız var galiba. | Open Subtitles | يجب أن يكون معكم قدر من المال |
Çok paranız var galiba. | Open Subtitles | يجب أن يكون معكم قدر من المال |
Biz de yakında yüklü bir miktar para elde edeceğiz. | Open Subtitles | ونحصل، كما تعلمون على قدر من المال شهرياً |
Bu meyve tezgâhını finanse etmek için aile fonundan epey miktar para çektiniz değil mi? | Open Subtitles | وقمتي بسحب قدر من المال لا بأس به من أموال العائلة لتمويل خط الانتاج هذا ، أليس كذلك ؟ |
diye sordur. Öğrenciler öpücüğü şimdi değil, üç gün sonra almak için en çok parayı verdiler. | TED | وجد أنّ الطلاب كانوا مستعدين لدفع أكبر قدر من المال لا للحصول على القبلة حالاً، لكن للحصول عليها بعد ثلاثة أيام. |
Yani en fazla parayı almak ve diğer oyuncuyu size daha fazla vermesi için teşvik etmek arasında heyecanlı bir ilişki mevcut. | TED | لذا هناك بعض التوتر هنا بين المحاولة للحصول على أكبر قدر من المال ولكن المحاولة لإستدراج اللاعب الآخر إلى إعطائك أكثر. |
Bir miktar para karşılığında kiraladığım bir grup adam vardı. | Open Subtitles | هناك مجموعة من الرجال المحترمين استأجرتهم مؤخرًا مقابل قدر من المال |
Eğer kaybedersen, ...çok az miktarda bir parayı bile borçlanmak istemeyeceğin adamlara bir sürü para borçlanmış olacaksın. | Open Subtitles | إذا خسرت فسوف تدين بالكثير من المال لنوع من الرجال أنت لا تريد أن تكون مديناً له بأقل قدر من المال |
Her kim en yüksek parayı verirse o satın almış olur. | Open Subtitles | وwhosever حصلت أكبر قدر من المال اليوم بالتأكيد يمكن أن تمتلكه. |
Her zaman, "bazı şeyler" için en çok parayı onlar veriyor. | Open Subtitles | لديهم دائما أكبر قدر من المال للدفع من أجل... تفاصيل |