"كانت أيضاً" - Traduction Arabe en Turc

    • aynı zamanda
        
    aynı zamanda da şehre bir boyut kazandırmaktı. TED لقد كانت أيضاً حول تزويد المدينة بنوع من الأبعاد.
    Hayali ise aynı zamanda yenilebilen bu bebeği piyasaya sürmekti. Open Subtitles والحلم كان ، لملأ السوق بالدمى العصرية والتي كانت أيضاً قابلة للأكل
    aynı zamanda kırılma noktasına gelen ittifakların savaşıydı. Open Subtitles كانت أيضاً حرب ، اتسعت فيها التحالفات لأقصى درجة
    Fakat aynı zamanda da bana, güzel bir bayanla randevum varken ölmüş karım hakkında konuşmamamı tavsiye ederdi. Open Subtitles ولكنها كانت أيضاً ستنصحني ألا أتحدث عن زوجتي المتوفية وأنا في موعد مع امرأة جميلة
    Çizimleri detaylı olmasının yanında, aynı zamanda güzel de. Open Subtitles رسومه التوضيحية لم تكن فقط مفصلة ولكنها كانت أيضاً جميلة
    Bu olay aynı zamanda zaman aşımı süresinin 15 ten 25 yıla uzatılma sürecini de başlattı. Open Subtitles هذه القضية كانت أيضاً سبباً لتمديد فترة قانون التقادم و جعلها 25 عاما بدل 15 عام
    Bilmiyorum, Çocuk emzirmesi,Çocuk bezi değiştirmesi, ve aynı zamanda babanı aldatması. Open Subtitles أعني بأنكِ كنتِ تحت الرعاية و يغيروا لكِ الحفاضات و كانت أيضاً تخون زوجها؟
    Ayrıca, pantolonu ve gömleği eski ve yıpranmış ama aynı zamanda temiz ve ütülenmiş. Open Subtitles بتعبير مجازي أجل أيضاً فيما أرتدى بنطاله وقميصه كانت أيضاً نظيفة ومكوية
    Siyahi fotoğrafçıların çok farklı hikâyeleri var ve kölelik zamanındaki yaşantılarıyla ilgili anlatacak değişik şeyleri var. Hikâyeleri aynı zamanda aile hayatı ve bizlerin güzelliğini anlatmakla da ilgili. TED قصصهم تميل للاختلاف، المصورون السود، ولديهم رواية مختلفة حول حياة السود خلال العبودية، لكن كانت أيضاً حول الحياة الأسرية، الجمال وسرد قصص حول المجتمع.
    Gerçi çok çekiciydi, ama aynı zamanda gerçek bir Naziydi. Open Subtitles برغم أنها كانت فاتنة إلا أنها كانت أيضاً... نازية.
    Anasının Kuzusu aynı zamanda 70'lerde ortalığı inleten bir heavy metal grubuydu. Open Subtitles "ماذربوي" كانت أيضاً فرقة "هيفي ميتال" كانوا يعزفون بشدة في السبعينات
    aynı zamanda o gece, birlikte bulutların üzerinde uçtuğumuz ilk geceydi. Open Subtitles كانت أيضاً الليلة التي... شهدت أوّل طيران مشترك لنا.
    aynı zamanda o gece, birlikte bulutların üzerinde uçtuğumuz ilk geceydi. Open Subtitles كانت أيضاً الليلة التي... شهدت أوّل طيران مشترك لنا.
    aynı zamanda, en küçük ordu biriminin (tim) adıdır. Open Subtitles كانت أيضاً أصغر وحدة لذلك الجيش
    aynı zamanda babamızın öldüğü yıldı. Open Subtitles كانت أيضاً السنة التي مات فيها أبينا
    Yani, Tammy aynı zamanda Sarah mıydı? Open Subtitles لذا تامى كانت أيضاً ساره؟
    Görünüşe göre Westchester'lı ev hanımımız aynı zamanda bir kanun kaçağıymış. Open Subtitles -نعرف الآن . على ما يبدو، ربّة المنزل بـ(وستشستر) كانت أيضاً فارّة من وجه العدالة.
    Lafım kabaca kesilmeden önce söylemek üzereydim ki Dr. DuPont aynı zamanda Bay Tahni'nin doktoruymuş. Open Subtitles كما كنت على وشك القول, قبل أن تقاطعني بشكل وقح, أن الدكتورة (دوبونت) كانت أيضاً جراح السيد (تاني)
    aynı zamanda bu, Etrigan ile ebedi mahkûmiyetimin başlangıcıydı. Open Subtitles كانت أيضاً بداية حكمي بالسجن مدى الحياة مع (أتريغان).

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus