| Çünkü bakın, çocuklar onu sinemaya götürdüğü için o da okula gitmemiş. | Open Subtitles | أترى, بسبب أخذك لها إلى السينما, لذا كانت لا يذهب إلى المدرسة |
| Çünkü bakın, çocuklar onu sinemaya götürdüğü için o da okula gitmemiş. | Open Subtitles | أترى, بسبب أخذك لها إلى السينما, لذا لهذا كانت لا تذهب للمدرسة |
| Ama hala o semptomlara sahip olsam da, hala acı çekiyor olsam da ıstırap çekmeyi bırakmıştım. | TED | ولكن حتى عندما كانت لا تزال لدي الأعراض حتى عندما كنت أتألم، توقفت معاناتي |
| Eğer iyi çalışmıyorsa, o zaman bu bilgisayarlar, terapiler için destekleyici araç olarak kullanılabilir. | TED | وإن كانت لا تؤدي وظائفها جيداً، بعدها سوف تستخدم هذه الحواسيب نفسها كأجهزة مساعدة للعلاجات. |
| Onun bir yaprak olmadığını hemen anlayamadım. | Open Subtitles | أخذ إلى الأبد للإدراك بأنّها كانت لا ورقة. |
| o kadar kahredici bir acı içindeydi ki küçücük bir hareket bile dayanılmazdı. | TED | كان يتألم بشدة حتى أنّ أقلّ حركة كانت لا تُحتمل، |
| Cebimdeler çünkü o görmeden onları cebime attım. | Open Subtitles | انا وضعتهم فى جيبى عندما كانت لا تنظر ناحيتى |
| Eğer bize vermiş olsaydın, o zavallı kız yaşıyor olabilirdi. | Open Subtitles | إذا كنت قد أعطيته لنا ربما تلك الفتاة الفقيرة كانت لا تزال حيّة |
| Ve büyükannemi öldürdüm çünkü o özel hayatıma saygısı olmayan pasif-agresif orospunun biriydi. | Open Subtitles | وأنا قَتلتُ جدتَي لأنها كلبة سلبية عدوانية كانت لا تحترمُ سريتَي. |
| o, seni ya da beni umursamayan bir KGB ajanıydı. | Open Subtitles | لقد كانت جاسوسة من الدرجة الأولى التي كانت لا تهتمّ بأمرك ولا بأمري |
| Ah Maria, bana o kadar kızdı ki, o kadar kızdı ki, bazen benimle konuşmuyordu bile. | Open Subtitles | لقد كانت غاضبة جداً كانت لتكون غاضبة جداً كانت لا تتكلم معي في بعض الأوقات فحسب |
| Hiçbir şey hatırlamıyorsa, o artık o kişi değildir. | Open Subtitles | إذا كانت لا تتذكر أي شيء فهي ليست من كانت من قبل |
| o işe yarayabilir, ama kolay olmaz, özellikle eğer gitmek istemezse. | Open Subtitles | ذلك يمكن أن ينجح ، لكنه لن يكون سهلاً ، ِ وخصوصاً اذا كانت لا تريد أن تذهب |
| o gün trafik helikopterleri de görevdeydi ama içlerinden yalnız biri olayı başından sonuna kadar görüntüledi. | Open Subtitles | مروحيات المرور كانت لا تعمل في ذلك اليوم ما عدا واحدة ، صورت كل ما حدث منذ البداية إلى النهاية |
| o gün trafik helikopterleri de havadaydı ama içlerinden yalnız biri olayı başından sonuna kadar görüntüledi. | Open Subtitles | مروحيات المرور كانت لا تعمل في ذلك اليوم ما عدا واحدة ، صورت كل ما حدث منذ البداية إلى النهاية |
| o hala yaşıyor. Molly yanında | Open Subtitles | إذا كانت لا زالت على قيد الحياة مولي ستكون وسيلته للهرب |
| Birkaç saniye içinde et parçasına dönüşecekti ama o anda hâlâ bir canlıydı. | Open Subtitles | خلال بضع ثوان، كانت ستكون مجرد قطعه لحم آخرى و لكن في تلك اللحظة كانت لا تزال فرداً |
| Ki o alet de hâlâ orada. | Open Subtitles | باستثناء المُعدّات السمعيّة البصريّة، التي كانت لا تزال هناك. |
| Nasıl bir insan bir kıza bakire olup olmadığını sorabilir ki? | Open Subtitles | اي نوع من الناس يسال الفتاه اذا كانت لا تزال عذراء ام لا ؟ ؟ ؟ |
| En azından hayatta olup olmadığını söyleyemez misin? | Open Subtitles | أيمكنك على الأقل أن تُخبرني إن كانت لا تزال على قيد الحياة ؟ |
| Ruhu, yolculuğunu tamamladığında, sorunlarını sizinle detaylı olarak paylaşmamda sakınca olup olmadığını sorarım. | Open Subtitles | حين تكمل روحها رحلتها، فبوسعي سؤالها إن كانت لا تمانع من مشاركتكم مشاكلها بمزيد من التفصيل |