| Sana bir sufle yaptım, ama yaşamak için Çok güzeldi. | Open Subtitles | لقد صنعت لك سوفليه لكنه كان جميل جداً لأن يعيش |
| Bu sabah parkta ışık Çok güzeldi. | Open Subtitles | الضوء كان جميل جداً .فى الحديقة هذا الصباح |
| Çok güzeldi. Adam ata binip dolaşmama izin verdi. | Open Subtitles | كان جميل جداً, الرجل تركني أركبه وأدور به وكل شيء |
| El ele tutuşma kısmını saymazsak gerisi çok hoştu. | Open Subtitles | لست اعرف ماذا يعنى باب القلب ولكن الباقى كان جميل جدا |
| Sizinle tanışmak çok hoştu ve en yakın zamanda eşinizle de tanışmayı bekliyorum. | Open Subtitles | كان جميل حقًا مقابلتك ولا أطيق الإنتظار لمقابلة زوجتك. |
| Kahvaltı Harikaydı ama gitmeliyim. | Open Subtitles | الفطور كان جميل لكن يجب أن أذهب |
| Harikaydı. | Open Subtitles | والكل كان يجلس حولنا , كان جميل |
| Şey, yabanmersinleri Çok güzeldi, onlarla bir şeyler yapmam gerekiyordu. | Open Subtitles | العنب البري كان جميل للغاية,لذا قمت بشيء ما معهم العنب البري كان جميل للغاية,لذا قمت بشيء ما معهم |
| Ve ses o sırada Çok güzeldi. | Open Subtitles | ...والصوت ...عند تلك المرحلة كان جميل جدا |
| Taktım, çünkü Çok güzeldi. | Open Subtitles | لقد جربته على لأنه كان جميل جدا |
| Bu Çok güzeldi. | Open Subtitles | ذلك كان جميل 497 00: 24: 06,090 |
| Çok güzeldi. İnsanlar mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | كان جميل الناس بدو سُعداء |
| Çok güzeldi. | Open Subtitles | هذا كان جميل جدا |
| Çok güzeldi. | Open Subtitles | لقد كان جميل جداً |
| Leopold, bu Çok güzeldi. | Open Subtitles | ليوبلد هذا كان جميل |
| Sahi mi? Çok hoştu. | Open Subtitles | حسنا، كان جميل. |
| - Ama aynı zamanda çok hoştu. | Open Subtitles | آسف و لكنه كان جميل جداً |
| Yaptığınız şey çok hoştu. | Open Subtitles | هذا كان جميل ما فعلته هناك |
| Özgürlük anıtının önünde. Harikaydı. Büyük düğün. | Open Subtitles | امام تمثال الحريه كان جميل, زفاف ضخم |
| -Tamam. Harikaydı. -Gitme vakti geldi. | Open Subtitles | حسنا لقد كان جميل - وقت الذهاب |
| Sohbet Harikaydı, Dennis. | Open Subtitles | هذا كان جميل يا دينس |