| Atlantis, Güzel Manzara, Huzur Otel gibi pejmürde otellerin olduğu kasvetli bir yerdi. | Open Subtitles | كان مكاناً كئيباً به فنادق رديئة . أمى كانت تشبه كثيراً تلك الفنادق |
| Burası hiçbir kayıtta görünmüyordu ama göründüğünde bile terkedilmiş bir yerdi. | Open Subtitles | لم يعد هناك آثر للمبنى، ولكن عندما فعلها كان مكاناً مهجورًا |
| Frankie'nin bulduğu rehabilitasyon merkezi güzel bir yerdi. | Open Subtitles | مركز إعادة التأهيل الذي عثر عليه فرانكي كان مكاناً لطيفاً |
| Oynaşmak için iyi bir yerdi dedim işte. | Open Subtitles | لقد كنت أقول بأن ذلك كان مكاناً جيداً للتسكع |
| Hoş bir yerdi, ve kirası denetleniyordu. | Open Subtitles | لقد كان مكاناً جميلاً , وكان إيجاره سهل التحكم |
| İnsanların fikirler araştırdığı bir yerdi ve bazen ünlü insanlar da görürdün. | Open Subtitles | كان مكاناً يذهب إليه الناس لمُناقشة الأفكار. وكثيراً ما كُنت ترى المشاهير مثل: |
| Saklanmak için güzel bir yerdi ta ki mesele sevdiğin insanlar olduğunda bazen sığınak olmadığı öğrenene kadar. | Open Subtitles | كان مكاناً مُناسباً للإختباء حتى تعلّمتُ أنّ عندما يأتي الأمر لمن تُحبّهم، فإنّه لا يُوجد مأوى أحياناً. |
| İlk olarak T.J.'de Black Cat'te başladım. Güzel bir yerdi. Klas bir yer. | Open Subtitles | بدأت بالعمل في "بلاك كات" في تيخوانا كان مكاناً جميلاً بحق |
| Treblinka, Auschwitz-Birkenau'dan çok farklı bir yerdi. | Open Subtitles | كان مكاناً مختلف تماماً "عن"آوشفيتس - بيركنوه |
| Bizim için iyi bir yerdi bir müddet için en azından. | Open Subtitles | حسناً، لقد كان مكاناً جيداً بالنسبة لنا |
| Orası özel bir yerdi, çünkü... | Open Subtitles | لقد كان مكاناً مميزا لأنه نفس المكان |
| Her şeyin rutin olduğu bir yerdi. | Open Subtitles | لقد كان مكاناً روتيني بشكل كبير |
| İskoçya'da bir yerdi, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | كان مكاناً في اسكتلندا ، أتتذكر ؟ |
| O ev gerçekten de neşe dolu bir yerdi. | Open Subtitles | أعني بأن بيته كان مكاناً لليهود |
| Gerçekten sevimsiz bir yerdi. | Open Subtitles | لقد كان مكاناً قاتماً بحق. |
| - Burası eskiden çok güzel bir yerdi. | Open Subtitles | هذا المكان كان مكاناً جميلاً. |
| Ama başka bir yerdi. | Open Subtitles | لكنه كان مكاناً آخر، |
| Havenhurst güzel bir yerdi, öyle değil mi? | Open Subtitles | ({\pos(192,220)}هافنهيرست) كان مكاناً جيداً، أليس كذلك؟ |
| Çok güzel bir yerdi. | Open Subtitles | لقد كان مكاناً رائعاً للغاية. |
| Güzel bir yerdi. | Open Subtitles | كان مكاناً جميلاً |