"كان يتحدث عن" - Traduction Arabe en Turc

• bahsediyordu
• bahsetti
• bahsediyor
• söz ediyordu
• Konuştuğu şey
• hakkında konuştuğunu

Açıklaması imkansız ama gazozcu dükkanındaki fil başlı fıçıdan bahsediyordu.
لم أستطيع تفسير الأمر أنه كان يتحدث عن الصنبور الذي علي شكل الفيل الذي كان في محل الصودا

Kennedy kardeşlerden mi bahsediyordu, yoksa Sovyetler birliğinin üç ibnesinden mi?
هل كان يقصد الإخوة كينيدي أم كان يتحدث عن 3 أجزاء من الاتحاد السوفييتي؟

Bize kuponlardan, kasabadaki benzinden bahsetti.
كان يتحدث عن قسيمة , عن البنزين بالمدينة

ED: Bu filmi gördünüz ve bununla ilgili harika olan konferanstaki herkes ölçeklendirmekten bahsediyor.
كنتم قد رأيتم هذا الفيلم ، وما هو رائع جدا في هذا المؤتمر كله هو أن الجميع كان يتحدث عن النطاق.

Bu biraz garip, ama Ernie benim evime taşınmaktan söz ediyordu.
هذا محرج قليلاً لكن ارني كان يتحدث عن الانتقال لبيتي وانا حسبتك..

Hadi ama, içeri girdiğinde benim kalçalarım hakkında konuştuğunu duyduk.
بربك،لقد سمعت أنه كان يتحدث عن أفخاذي أنا عندما دخل

Tam da bu işi bırakmaktan bahsediyordu. Biliyorum bu çok zor.
لقد كان يتحدث عن التقاعد أعرف صعوبة الأمر

O herif kunduz barajı ve örümcek ağından bahsediyordu.
هذا الرجل كان يتحدث عن السدود سمور وشبكات العنكبوت.

Buraya taşınma nedeninden bahsediyordu ve bir ilişkiden nasıl kurtulduğunu anlattı ve ben de anlattım.
لقد كان يتحدث عن سبب انتقاله الى هنا و كيف أنه خارجاً لتوه من علاقة حب فقلت له و أنا أيضاً

Chet Huntley, Jackie ve çocuklardan bahsediyordu.
تشِت هونتلي كان يتحدث عن جاكي وأولئك الأولاد

Meçhul kişiyi yakalamaya çalışmaktan bahsediyordu.
لقد كان يتحدث عن القبض على هدف غير معروف

İki ay önce bana birini ayarlamaktan bahsediyordu, şimdi derecemi indirecek ve bunu ben verdim ona.
قبل شهرين كان يتحدث عن جعلي شريكة والآن سينزل رتبتي وسوف أذهب الآن لأريه هذا

Oyun sırasında babasından bahsetti ve annesi bunun ona çok iyi geldiğini düşünüyor.
خلال المباراة كان يتحدث عن أبيه و أنت تعلم أن أمه تعتقد أن ذلك شيء جيد له

- Sizinle ne kadar çok karşılaştığından ve hayatta en nefret ettiği kişinin siz olduğunuzdan bahsetti.
كيف إنه قاتلك كثيراً ولكن فى الغالب كان يتحدث عن كرهه لك

Garip geçen birkaç düşünme anından sonra bir sıhhi tesisat sorunundan bahsetti.
وبعد دقائق قليلة من التفكير المحرج بأن كان يتحدث عن مشكلة في صرف المياة

Sence aşk tünelinden mi bahsediyor?
هل كنت تعتقد أنه كان يتحدث عن نفق الحب ؟ لحظة

Ayıldığından beri ailesinden bahsediyor.
عشر دقائق. لقد كان يتحدث عن عائلته منذ ذلك الوقت

Evet hep, hiç bir şeyi olmadan büyüdüğünden bahsediyor.
نعم ، لطالما كان يتحدث عن أنه لم يمتلك شيئاً وهو صغير

Bir kere, Peter onu çok rahatsız eden bir şeyden söz ediyordu.
اولاً,بيت كان يتحدث عن شي وبالتأكيد ازعجته

Herkes eve dönmekten söz ediyordu.
نظرة، ملازم، الجميع كان يتحدث عن الذهاب إلى المنزل.

Onun bir şeylerin daha kötüye gideceği hakkında konuştuğunu fark ettim.
حصلت على شعور بأنه كان يتحدث عن شيئ ما أسوأ من ذلك